QR KODU site sol kule
sağ dik reklam tweter takip et

02 Mayıs 2024, Perşembe

BEŞİKTAŞ MEDYA GRUP - Uluslararası Basın Yayın Platformu

YETER ARTIK BIKTIK YAĞ

Cok sevdiğimiz bir çocuk oyunu tekerlemesidir;

 

Yağ satarım

Bal satarım

Ustam ölmüş

Ben satarım.

..........

Zambak zumbak

Dön arkana

İyi bak...

 

Maalesef gündem cok yağlı ve ustalarımız öldü.

 

Biz de birbirimizi satıyoruz.

 

Malum dünyanın en büyük ayçiçek üreticisi Ukrayna sonra Rusya'dır.

 

Ukrayna - Rusya savaşını fırsat bilen karaborsacılar her zamanki  onursuzca fırsatçılıkları ile  yağ stoğu yaptılar. Bu oyunu gören devlet stokculara karşı hamle ile ayçiçek yağındaki  6 olan gümrük vergisini sıfırladı.

 

Yağ stoklarının ellerinde patlayacağını anlayan karaborsacılar ustaca bir manipülasyonla  yağ buhranı var gibi göstererek ellerindeki fazla stokları bir günde erittiler.

 

İçimizdeki uyanıklar(!) yüzünden hem devletin hamlesi boşa çıktı hem de karaborsacı hırsızlar bir kez daha kazandı.

 

Anlamıyorum.

 

Birileri doları yükseltiyor, devletin bürokratı izliyor.

 

Birileri gıda fiyatlarını yükseltiyor devletin bürokratı izliyor.

 

Birileri stokçuluk yapıyor devletin bürokratı izliyor.

 

Akaryakıt fiyatları sürekli artıyor...

 

Devlette bütün bu olup bitenlere çanak tutan bilerek ve isteyerek görevini yapmayan bürokratlar var maalesef.

 

İşi yapandan almışlar, becerene vermişler.

 

Ne yazik ki...

 

Bu iş çözülecekse, önce buradan başlanmalı, görevini yapmayan bürokrat derhal görevden alınmalı, devlet yumruğunu masaya vurmalıdır.

 

 

 Devlet aklıyla kimsenin alay edemeyeceğini dosta düşmana göstermek için, yetkililer alacakları bir karar ile yağ fiyatlarında ciddi bir indirim yapsın ki, 5 litrelik yağları bile 4'er tane alıp evine stok yapanlarla, yağları depolara çekenlerin ellerinde patlasın.

 

Bu ülke peki nasıl bu hale geldi ?

 

 

*Bu ülkeyi bu hale getirenler kim peki?

 

İste onlar;

 

- Emaneti ehline vermeyenler.

 

- Liyakatli insanlar yerine eşini, dostunu, aynı cemaatten dostlarını yönetici yapanlar.

 

- Faydalı fikirlere kulak tıkayanlar.

 

- Başarılı çalışanları görmezden gelenler.

 

- Doğruyu söyleyenin başını koparanlar.

 

- Kendisiyle farklı düşünenleri düşman görenler, iftira atarak sindirmeyi mübah sayanlar.

 

- Lafta kahramanlık yapıp gerçekte suya sabuna dokunmayanlar.

 

- Yanlış sonuçları olacağını bile bile kendi fikirlerini dayatanlar.

 

- Bilmediğini bilmeyenler.

 

- Karar verirken kimseye danışmayanlar.

 

- Yanlışları düzeltmek yerine yok sayanlar.

 

- Kurumunu plansız, programsız yönetip “Göç yolda dizilir” diyenler.

 

- Hatalarını düzeltmek yerine hatada ısrar edenler.

 

- İki gün daha makamda kalmak için yalan beyanlarda bulunanlar.

 

-  Milleti kandıranlar.

 

- Sadece kendini düşünüp “Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” diyenler.

 

- Yöneticiliği millete hizmet değil menfaat sağlama aracı görenler.

 

- Kısaca  “Milletin anasını ağlatanlar.. "*

 

Çok çabuk unutuyoruz.

 

Bizi aldatanları, dün verdiği sözü ertesi gün çiğneyenleri, bizim sırtımıza basarak bir yerlere gelenleri...

 

 Ondan sonra da, diyoruz ki;

 

 "Tarih tekerrürden ibarettir."

 

Ders alırsak tarih tekerrür etmeyecektir.

 

Devlet adamıyım diyen de tereddüt etmeyecektir.

 

Vesselâm.

 

Erhan Ziya SANCAR

Eğitimci Yazar

Yazarın Diğer Yazıları

Makale Yorumları

Makaleye Ait Yorum Bulunmamaktadır.

Yorum Yazın

CAPTCHA security code
Yorum Gönder

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

yukarı çık