QR KODU site sol kule
sağ dik reklam tweter takip et

19 Nisan 2024, Cuma

BEŞİKTAŞ MEDYA GRUP - Uluslararası Basın Yayın Platformu

Yerel ve merkezi yönetim kol kola kent cinayetleri

Her dört bir yanımız bina doldu, betona yenik düstük. Bu durum sadece büyük şehirler de ve istanbul'da değil her yerde aynı... Tatil yöreleri bile denizi uzaktan seyreder olduk. En güzel koylar sit alanları, yeşillikler bir bir katlediliyor, çirkin yapılarla doluyor. Bu ülkeye ihanettir o kadar!..
Beşiktaş'ı ele alalım!..
Beşiktaş ne yazık ki son yıllarda geriye gitti. Yanlış tercihler, kötü bir yönetim istanbul'un göz bebeği ilçeyi bir belde haline getirdi.
Halbuki Boğazı, Ortaköy'ü Kuruçeşmesi, Köyiçi ile dillere destan olan Beşiktaş'tan bu gün eser yok!..
Yıllardır yazıyoruz, şu Köyiçinin hali ne olacak diye?

Basına laf söyleyeceğinize işinizi yapın

Düzelteceklerine, yerel yöneticilerden bir ses yok!.. Tam tersi size ne diyorlar, yani neden yazıyoruz?.. Rezilliğe bakar mısınız?. 
Sanki bizim bir çıkarımız var, sizin var mı bakacağız, şu müfettiş raporlarından sonra... Mali şube bile basmış!..
Ondan mı dokundukça bağırıyorsunuz?!..
Sonra da demokrasi, fikir hürriyeti, basın özgürlüğü nutukları... 
Samimi olun biraz!..
Kötü zannediyorlar yazdıklarımızı!.. 
Bu kafa ile il veya ilçe yöneten, hatta devleti yönetenlerden hiç bir zaman hayır gelmez bunu bilir bunu söylerim.
Merkezi yönetimden emir alınmaz. Yerel yönetimlere yetki verilsin diye bas bas bağırdık... 
Ama gelinen duruma bak!.. Götüren götürene!..
Eski şube haline getirseler belediyeleri valla bir şey demem artık!..
Belediyeler bunun en baş aktörüdür!..
Beşiktaş'tan devam edelim!..
Yıllardır belediye eliyle Köyiçi ve Çarşı yok edildi. Sokaklardan yürünmez oldu, yaya kaldırımları restaurant, kafelerin işgaliyelerle doldu. Kaldırımlar işyerleri oldu, bağışlar alındı, ses te çıkartamıyorlar. 
Çarşı; köfte, kokoreç, son zamanlarda suşi kokar oldu!.. 
Biraz yürüyün eve gittiğinizde üstünüzü değiştirmek zorunda kalıyorsunuz. Bizim gazete ve radyoya bile yemek kokuları bastı!.. Çatılara kaldırın kafanızı bir bakın yemek bacaları dolu...
Bir allahın kulu, bir belediyeci de bunlar ne demiyor?..
Başkan ve yönetimdekiler de bunları not alıp, gereğini yapmıyor.
Sadece ben yapmadım o yaptı dedikoduları!..  Nerede ne makam kaparım, ne kazanırım olayları...
Siz bilmiyorsanız ben söyleyeyim:
İşyerlerinin önünde koca koca merdivenler, arkada metrelerce uzunlukta bacalar!.. 

Beşiktaş tütüyor arkadaşlar!..

Kültürüyle, küçük esnafıyla, tarihi dokusuyla çarşıdan artık eser yok. Tarihi eserleri bile oymuşlar, nasıl ruhsat almışlarsa dükkan yapmışlar, bara dönüştürmüşler demleniyorlar!.. Zaten her yer kafe, 10 kişi zor sığar izin almışlar, üstüste insanlar. Sonra yer yetmiyor, dışarı taşıyorlar.


Konutlara işyeri izni verirseniz mahalle biter

Konutlar içinde iş yerlerine izin veriyorlar. Yaklaşık 15 yıldır yazıyorum, evlere işyeri izni verilmez diye... Nasıl veriliyor yazıktır. Levent böyle bitti. Bir zamanların örnek projesi, çarşısı, merkezi, bakkalı, kasabı ayrı yerde idi, konutlar ayrı yerde. Tam bir çağdaş mahalle, bundan 50 yıl önce... Ama şimdi oralarda bitti. Her müstakil ev işyeri oldu. Hatta apartman katlarında bile işyerleri var. İşyeri açıyorsun, izin veriyorsun, trafik felç oluyor, insanlar birbirine giriyor, evlerini terk ediyor, beceriksiz belediye başkanları sayesinde ilçe bitti!.. 


Dünyanın incisi keşmekeş artık


Bebek, dünyanın incisi...Gelin görünkü aynı işgaller burada da var. Belediye başkanları yürüyor, koşuyor geziyor, bunları samimiyetsizce ve yüzsüzce sosyal medyalardan paylaşıyor. Ama yıllardır bu çarpıklıkları, izin verdiklerini görmüyor, göremiyor!.. 
Ruhsatlar verilmiş, işyerleri yapılmış, eminim bir düzgün kontrol yapılsa denizin içine bile girmiş lokantalar oteller bile görürsünüz. Bir yanda dilenciler, bir yanda valeler gece sokağa çıkmaya korkuyor artık aileler. Siz nasıl sıcak yataklarınızda yatıyorsunuz. 

Bahanelere sığınmayın ayıptır

Bazılarına merkezi yönetim karar veriyor, bizi aşıyor diye bahane uydurabilirsiniz  ama ses çıkarın, itiraz edin, mahkemelere gidin, vatandaşı uyandırın, yaptırmayın!.. Niye göreve talip oldunuz, niye oy istediniz, niye o makamlara geldiniz? Kişisel çıkar için mi? Kamu yararı için mi?
Görüyorum ki, kişisel çıkar için!.. Bugünde bakıyorum devam ediyor bu entrikalar...
 

Hepiniz suçlusunuz


Belediyecilik festival, konser, yol, tretuar yapmak değildir. Bunlar birilerini zergin edebilir ama insanın olmadığıı bir hizmet hizmet değildir. Bunun için de vizyon ve vicdan gerekir. o kadar borç o kadar toplanan para... Her kararda imzan olsun, karşı çıkma, el kaldır... Veya oy ver kabul et, ibra et, onayla, sonra ben yapmadım o yaptı!..

Ben görüyorum, siz kör müsünüz?.. 

Şu tanker yalıya çarptı iki restaurantın kaçakları ortaya çıktı, bunların ikisi de  ünlülerin uğrak yeri, göz göre göre şehri gasp etmişler. Yetkililer de dokunamıyorlar herhalde!..
Bebek ve sahil kesiminde Beşiktaş Belediyesi ve istanbul büyük şehir belediyesi bir tarasa hepsi kaçaktır eminim. Çünkü denizin içine kadar uzanıyorlar!.. Deniz bile beton olmuş, binalarla kapatılmış, vatandaş denizi göremiyor. Ben olsam ve bir şeyler yapamasam, bir dakika durmam o makamda. Yetkiyi de yapacaklara devrederim. Ama bunlarda babadan oğula, oradan akrabalara geçiyor, nasıl bir siyasetse!.. İşi gücü olmayan buralara kapılanmış, yıllardır aynı tipler ve aynı terane...

Dükkan küçük bir tane de önündeki kaldırıma!.
 

Kara tarafı da felaket, kaldırımlara adeta ikinci bir dükkan kurmuşlar, yürümek mümkün değil, çünkü masa ve sandalyeler dışarda, etrafı naylonlarla çevrilmiş insanlar sokak ortasında yemek yiyor, belediye de seyrediyor!.. En az 10 kez haber yaptık, gazetede de , haber sitemizde de yayınladık, fotoğraflarını çektik, yayınlarımızda gösterdik, hiç mi bir çalışma yapmaz insan, neden o makamlarda oturuyorsunuz!..
 

Şehri katledenlerin yatacak yeri yok!..

 

Dev plazalar ve AVM'lerden zaten bıktık!.. Ak merkez, Zorlu derken, şimdi de Çiftçiler Beşiktaş'ı bitirdi. Şehir cinayetlerini yerel yönetimler ve merkezi yönetim birlikte işlediler. Bunlara imza atan meçlislerde oy verenler nasıl kabul etti, neler oldu bitti onların vicdanı ama bence  yatacak yerleri yok!.. Şimdi de Etiler Polis Okulu arazisi satıldı. Adeta peşkeş çekildi, çünkü konutların arasında otel, işyerleri, dev binalar, Avm bile olacak edinilen bilgiye göre... Etiler Akmerkezle kilitlenen trafik artık açılmaz benden söylemesi... Ayrıca buradaki insanlar da nefes alamayacak duruma gelecek rant uğruna...


Rantınız batsın!..


Yurt dışına gidin bir inceleme yapın, nerede bir yeşil alan bulunsa dev binalar yapmıyor kimse, tam tersine doğaya insana saygılı projeler üretiyor. Bırakan tarihi binaları oyup kafe ve bar yapmayı, cadde ve sokakları işfal etmeyi, şehrin dokusuna uymayan ben yaptım oldu modeli dev binaları, izinsiz çivi bile çakamazsınız.  Yüzyıllarca, hatta binlerce yıl aynı şehirler... Parklar yapıyor, ağaçlar dikiyorlar boş alanlara... Biz ne yapıyoruz, betona çeviriyoruz, satıyoruz, para kazanıyoruz, bir kaç kişi uğruna vatanı satıyoruz!..
Şehri bitirdiniz, ülkeyi bitirdiniz?.. 
Allah gözünüzü doyursun, ne diyeyim ben size?!..
Umarım bu yazıdan feyz alır, kızmaz, gücenmez, söylenmezsiniz de, şapkanızı önünüze koyar biraz düşünürsünüz...
"Biz ne yaptık, yapıyoruz" diye... 
Yoksa ne bizler, ne de tarih size affetmeyecek!..

Yazarın Diğer Yazıları

Makale Yorumları

Makaleye Ait Yorum Bulunmamaktadır.

Yorum Yazın

CAPTCHA security code
Yorum Gönder

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

yukarı çık