QR KODU site sol kule
sağ dik reklam tweter takip et

24 Nisan 2024, Çarşamba

BEŞİKTAŞ MEDYA GRUP - Uluslararası Basın Yayın Platformu

Wagner, Debussy ve Sembolizm

Güçlü bir tiyatro duygusu ile tiyatro diline sahip, teatral ifade ve düşünce adamı olan Wagner, Sembolistler tarafından ‘Kutsallık saçan Tanrı Wagner’ olarak bahsediliyordu. Engin kompozisyonlarındaki kişiliklerin ve tutkuların çarpışmasını düzenleyerek eyleme dönüştürüp sahneleyecek kadar büyük bir yeteneğe sahipti. Bu nedenle Wagner için müzik, bir amaç değil, bir araçtı. Wagner’in müziği, bazen evrensel coşkuyla, bazen gizem ve hüzünde var olan büyüleyici seslerle altüst ederken, çoğu zamansa orkestral ve vokal kitleye dalarak yayılır.

Müzik tarihinin en büyük devrimlerinden birini gerçekleştiren ve bir müzik dili bulan Debussy’nin müziğinde yeni bir müzikal matematik vardı. Besteci, Sembolizm olarak sadece teknik özellikleri ile değil, en gizemli ruhsal olayları dillendirebilecek yetenekteydi. Prelude a l’apres-midi d’un faune (Bir Kır Tanrısının Öğle Sonrasına Prelüd) ve Pelleas ve Melisande ile Sembolizmin iki büyük şairin iki başyapıtı, bale ve operada, söz, müzik ve dans aracılığıyla sahnede sergilenmiştir.

Debussy, bu iki şairin yapıtlarına, kendi kafasından ekleme yapmamıştır. Kendi yapıtını yaratmıştır ve bu yapıt, Sembolizme özgü özellikleri içerisinde barındırmaktadır. Debussy’nin sembolist veya empresyonist olduğu yönünde görüşler vardır. Alman müzikoloji alanı ve Fransız müzikologları tarafından empresyonist olduğunu savunurken, W. Jankelevitch, S. Jarocinsky Debussy’nin sembolist olduğunu savunur. ‘Müzik Tarihi’ adlı kitabında J. Combarieu, Debussy’nin sembolist ve natüralist tarafları olduğunu söyler. Debussy, sembolist şiirde sevdiklerini, müziğine taşımıştır.

Sembolist okulun başı kabul edilen Dubssy, Wagnerizm’in yanında Rus müziğinden ve Endonezya müziğinden etkilenerek, bu üç kaynaktan estetik idealini oluşturmuştur. Endonezya müziği, Wagnerizm ve Debussy’nin müziği arasında aykırılık vardır. Ezgisel bir ezgi çizgisi olan Debussy, hiçbir zaman atonaliteye girmemiştir. Uzak Doğu dizilerinin içinden ezgisel bir çizgi çıkaran Debussy, salt tını ve temel değerler üzerinde belli bir uyuma vararak, Sembolizmin idealini gerçekleştirdi.

 

Kaynak:

Jean Cassou, Sembolizm Sanat Ansiklopedisi, Remzi Kitabevi, 4. Baskı, 2006 (Çeviri: Özdemir İnce, İlhan Usmanbaş)

Yazarın Diğer Yazıları

Makale Yorumları

Makaleye Ait Yorum Bulunmamaktadır.

Yorum Yazın

CAPTCHA security code
Yorum Gönder

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

yukarı çık