Daha önce 1.4 milyar nüfuslu Çin’in yönetim şekline değinmiştim. Asya’nın Büyük Okyanus tarafındaki bu ülke, ABD ve Rusya gibi gerçekten devasa. Türkiye’den 13 kat daha büyük bir alana yayılmış olan Çin’de 23 eyalet, 4 adet de herhangi bir eyalete bağlı olmayan şehir ve 2 adet özel yönetim bölgesi bulunur.
1978’de devlet başkanı olan ve Çin’in kapılarını dünyaya açan başkan Deng Xiaoping ile beraber, eyalet hükümetlerine kendi ekonomik programlarını yapma, kendi eğitim ve ulaşım sistemlerini geliştirme hakkı verildi.
Eyalet hükümetleri genel konularda merkezi hükümete bağlı olsa da eyalet içi bazı konularda kendi kararlarını alma yetkisine sahip. Bu da bazı davranışların bazı eyaletlerde yasal, bazılarında ise yasa dışı olması anlamına gelebiliyor.
Şimdi size şu an burada hayatın nasıl olduğuna dair biraz fikir vermek istiyorum.
Özellikle Çin hükümetinin krizi kontrol etmek için yaptığı üç girişimi, örneğin İngiltere gibi bir ülkede yapmak epey zor gibi. Pek hoş ve güzel şeyler değil.
Çin hükümeti, vatandaşlarına yönelik muazzam miktarda bilgi topluyor ve Koronavirüs’ü ülkeden kazıyarak atmak için bunları farklı şekillerde kullanıyor.
Oturduğunuz apartmandan veya kaldığınız otelden ne zaman çıksanız yüz taraması yapılıyor. Bu fotoğraflar ve Çin'deki tüm kapalı devre kameralardan gelen görüntüler ki bunlar yaklaşık 200 milyon civarındaki kameralardan geliyor, merkezi bir veri tabanına gönderilip yapay zekâ ile çözümleniyor.
Bu yüzden eğer bir kameranın görüş alanındaysanız, Çin hükümeti yüzünüzü analiz ediyor ve nerede olduğunuzu biliyor. Merkezi bir kavşakta en az 5 tane kamera var.
Bir diğer büyük veri kaynağı ise “WeChat” (cepten para ödeme sistemi) uygulaması.
WeChat yazılımıyla banka kartınız bir süper uygulamaya dönüşüyor. Çok kullanışlı ve belli ki cezbedici de. Bu yüzden devlet, bulunduğunuz yeri, satın aldığınız ve arkadaşlarınızla konuştuğunuz şeyleri biliyor. Durum bu ve Çin halkı genelde bunu biliyor.
BAZI ŞEHİRLERDE SADECE YEŞİLLER ARAÇ KULLANABİLİYOR
Gördüğünüz görüntüler genelde devlet basınından geliyor, fakat bu verileri kullanarak, şimdiye kadar denenmiş en yüksek teknolojili salgın kontrolünü uygulamaya çalışıyorlar. Sonuçta başarılı da oluyorlar ve oldular bile…
Eğer Çin'de hasta olup hastaneye giderseniz hastane sizi kaydediyor ve yetkililer sizin isminizi bu büyük veri tabanından alıyorlar. Bir algoritma sayesinde son 14 günde ziyaret ettiğiniz tüm yerleri ve temas kurmuş olabileceğiniz herkesi belirliyorlar.
Bu yüzden WeChat uygulamasıyla ekmek aldıysanız fırıncı bilgilendiriliyor ve kendisini 14 gün karantinaya alması gerektiği söyleniyor. Ayrıca uçakta yanlarında durduğunuz insanların da artık kendilerini 14 gün boyunca eve kapatmaları gerekiyor.
Her vatandaşın bir renk kodu var. Tıpkı trafik ışıkları gibi: Kırmızı, sarı ve yeşil şeklinde. Bu kodlar da tıpkı kimlik kartı gibi kendi cebinizde taşınır durumda…
Yeşil renk “en güvenli” olan kişiler demek. Kırmızı, tahmin ettiğiniz gibi kendinde virüsü barındıran, sağlığı hem kendi hem de sizler için çok tehlikeli olan kişiler.
Sarı olanlar her iki tarafa da yakın olan ama kontrol altında tutulması gereken kişilerden oluşuyor. Bazı şehirlerde sadece yeşillerin otomobil kullanmasına izin var. Eğer başka renkteysen yasak.
Makale Yorumları
Yorum Yazın
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.