Reklamı Geç
5 saniye kaldı
SANİYELİ REKLAM SOSYAL MEDYA TAKİP ET
QR KODU site sol kule
sağ dik reklam tweter takip et

08 Mayıs 2024, Çarşamba

BEŞİKTAŞ MEDYA GRUP - Uluslararası Basın Yayın Platformu

Spor yazarlarından Beşiktaş yorumları

Spor yazarlarından Beşiktaş yorumları

Galatasaray ilk 45 dakikada çok üstündü

Güntekin Onay (Spor Arena)

Önder Karaveli sahaya en güçlü kadrosuyla çıkmayınca böyle oldu. G.Saray, 45 bin taraftarının önünde son derece istekli, kararlı ve baskılı başladı. Beşiktaş’ta ise Önder Karaveli, böyle bir derbiyi kaldırıp kaldıramayacağı tartışılacak bir 11 sürdü sahaya. Batshuayi ve Larin kulübede, ne verecekleri asla bilinmeyen Güven ve Kenan sahada. 2 golde de hatası olan Necip; Serdar ve Montero yerine stoper pozisyonunda.

JOSEF NEDEN YEDEKTi?

Ayrıca madem oynayabilecek durumda idi, neden Josef gibi önemli bir tecrübe yedek? İlk 45 dakikada Galatasaray’ın üstün ve etkili oyununu Beşiktaş’ın ise her hattıyla dökülmesini izledik.

Önder Karaveli, hücumda bu kadar etkisiz kalınca Kenan ve Güven’i çıkartıp 37’inci dakikada Larin ve Batshuayi’yi sahaya sürdü. Bu karar bir anlamda sahaya sürdüğü kadronun yanlış olduğunu kendi kendine teyit etmesiydi.

MUHAMMED’iN EN iYi MAÇIYDI

Nitekim ikinci yarıda gelen Josef hamlesi orta alanı toparladı. Ancak her şey için çok geç kalınmıştı. Galatasaray’da Mustafa Muhammed sarı kırmızılı formayla belki de en iyi performansını ortaya koydu ve günün kahramanı Kerem’e 2 asist yaptı. Orta alanda Berkan ve Taylan arı gibi çalıştılar. Çıkana kadar da Omar kusursuz bir futbol ortaya koydu. İlk 45 dakikadaki Galatasaray’ı taraflı tarafsız herkes çok beğendi. Yüksek tempo ve enerji koydular. Ancak bu tablonun nedeni Önder Karaveli’nin yine denemelerine devam edip sahaya en güçlü kadrosuyla çıkmamasıydı.

YiNE YANLIŞ TERCiHLER

Önder Hoca bir kez daha yanlış tercihleriyle sınıfta kaldı. Sonradan hatalarını değişliklerle düzeltti ve ikinci 45 dakikayı 1-0 kazandı ancak iş işten geçmişti. Dün fiziksel ve mental olarak yorgun olması gereken Galatasaray, daha diri ve agresif idi ve ilk yarıdaki iyi futboluyla haklı bir galibiyet elde etti. Son 8 maçta sadece 2 galibiyet alan bir Beşiktaş var. Karaveli’nin başarılı olduğu yönünde bir algı yaratıldı ancak sonuçlar bunun aksini gösteriyor. Haftayı 8’inci kapatan Beşiktaş, ikinci Konya’nın da 10 puan gerisinde. Bitime 9 maç kala hedefsiz kaldılar.

 

Önder hocaya yazar

Bilal Meşe (Milliyet)

Galatasaray’ın iç hatlarda pek iddiası kalmadı; varsa, yoksa onlar için Avrupa... Nitekim Barcelona gibi bir devle aslanlar gibi mücadele etti, gol yemeden İstanbul’a geldi. Beşiktaş’ın tutunacağı tek dal kaldı, o da ilk dörde girmek... Ne var ki, bu kafayla, bu oyun yapısıyla, bu yanlış kadro tercihleriyle ilk dörde nasıl girecek ben de merak ediyorum! Bak Önder hocam, rakibinin hiçbir iddiası kalmasa da, derbi derbidir, ona göre takımını hazırlayacaksınız, ona göre oyun stratejisini belirleyeceksiniz, ona göre sahaya ideal onbirinizi süreceksiniz. Öyle son dakika hamleleri pek işe yaramıyor maalesef!
Kenan Karaman’a nasıl 39 dakika sabır gösterdin Önder hoca, merak ettim doğrusu? Tamam son haftalarda Kenan’da biraz kıpırdanma oldu, eyvallah... Ama elinizin altında Larin ve Batshuayi gibi oyuncular varsa ki var, niye onları 11’de sahaya sürmezsiniz. Artı Souza hazırsa, niye yedek? Bu tip derbilerde kozlarınızı kenarda saklamak yerine sahaya süreceksiniz, yani topunuzla - tüfeğinizle hazır olacaksınız, yoksa yenilgiye davetiye çıkarırsınız hocam! Futbol böyle bir şeydir hocam, hatalı onbir ve hatalı iki gol yiyorsa takımınız eleştirilere de açık olacaksınız. Dedik ya derbi derbidir, öyle de oldu gerçekten, tempo yüksek, top bir o kalede, bir bu kalede, pozisyonlar gırla. Çizgi üzerinden çıkarılan ve direkte patlayan toplar, hepsi var, her iki takımın da. Tabii ki bu pozisyonlarda iki kalecinin müthiş kurtarışlarını da unutmayalım. Gelin görün ki ilk yarıda çizgiyi geçen iki top var, onlarında sahibi Kerem Aktürk. Asistler mi, Mustafa Muhammed...
İlk gole bakın, Mustafa’yı üç oyuncu marke ediyor, etmesine de topu uzaklaştırmayı beceremiyorlar, Ersin ne yapsın?
***
Larin, Batshuayi ve Souza hamlelerinin ne kadar işe yaradığını ikinci yarıda daha iyi gözlemledik. Nitekim Beşiktaş ikinci yarıda topla oynama yüzdesini eşitledi, öne de geçti, rakibin baskısına da set çekerken, Larin’le ciddi bir pozisyon yakaladı, atamadı. Ne var ki oyuna ikinci yarıda giren Rıdvan Yılmaz, 85’te Ghezzal’ın asistinde yay üzerinden sert vurdu, kaleci Pena’nın bacak arasından topu filelere göndererek farkı bire indirdi. Uzatma dakikalarında Nelsson’un Larin’i hava topunda formasından çekmesine ne diyeceğiz eyyy Atilla Karaoğlan! Hadi o süzemedi VAR’daki Yaşar Kemal Uğurlu sen ne iş yaparsın? Gözlerinize perde mi indi, ayıptır, günahtır, Beşiktaş’a gelince maşallahınız var sus-pussunuz! Maçın özeti mi? Valla Önder hoca ikinci yarıyı dikkatli izlemeni öneririm sana; oyuncu hamlelerinden sonra Kartal’ın nasıl değiştiğini göreceksin? Yanlış kadro tercihin, Kartal’a faturası ağır oldu!

 

Beşiktaş'a yok (Sabah)

Fatih Doğan

Galatasaray Barcelona maçının ardından Beşiktaş karşısında özellikle ilk yarıda motivasyon, oyun ve temposuyla beklentilerin üzerine çıktı. Galibiyete ulaşmalarında Aslan payının bu başlangıç olduğunu baştan söylemeliyim. Ancak bir başka önemli unsur hakem Atilla Karaoğlan'ın ilk yarı ikili mücadelelerde takdir haklarının çoğunu ev sahibi takımdan yana kullanmasıydı. Sarı-kırmızılı oyuncuların sahada gözüken motivasyonlarının arkadan kalça, diz ve vücut kullanarak rakibi bozan sert müdahaleleri faul olarak görülmedi. İlk yarı Mostafa Mohamed'in Umut Maraş'ın kontrolünde topu söküp alması ve Kerem'e yaptığı asist bu tab.lonun en çarpıcı örneğiydi. Atiba'nın, Mohamed'le omuz omuza girdiği mücadelede sarı kart yemesi de Beşiktaş'ın sinir uçlarına dokunan hareketlerdi. Kerem'in iki golünden sonra Önder Karaveli'nin ilk yarı bitime 7 dakika kala Güven ve Kenan'ı alıp Batshuayi ve Larin'i almasına anlam veremedim. Sorun koşan iki isimden ziyade orta sahasıydı. İkinci yarı Beşiktaş takımı asıl Josef ve Rıdvan oyuna girdikten sonra toparlandı. İkinci yarı toparlanan ve daha iyi oynayan taraf Beşiktaş'tı. Ancak 1 gol üretebildi. Boey'in Rıdvan'ı çekerek düşürmesine penaltı vermeyen Atilla Karaoğlan VAR'ın önünü kesmesi ve VAR'ın müdahale etmemesi de Beşiktaş adına kayıptı. Bu sezon 8-9 pozisyonda VAR'ın devreye girmediği gerçeği dünkü maçta da yeni bir istatistiğe dönüştü. Özet; Beşiktaş maçı ilk yarıda kaybetti.

 

Bir devrelik oyun

Cem Dizdar (Fanatik)

Maçın temposu, ‘’düşüne taşına oynanan’’ Süper Lig ortalamasının üzerine çıkınca sonucu merak edilir, izlenir bir karşılaşmaya şahit olduk. Oyun zaman zaman ‘’dalgalansa’’ da dalgalanmalarını doğru kontrol eden Galatasaray Taylan/Berkan ön savunma bandını hücum yönünde de aktif hale getirince devreyi iki farkla önde kapadı. Kuşkusuz goller Mohamed gayreti Kerem bitiriciliğinden geldi ancak topun ele geçirilip elde tutulması, yani ‘’takım oyunu’’ Galatasaray’ın en önemli farkıydı. Beri yandan karşıda, Beşiktaş’ta...

Karaveli etkilenmiş!

Medyadaki ‘’yanlış ve geç oyuncu değiştirdi’’ yazı ya da değerlendirmeleri Önder Karaveli’yi gereğinden fazla etkilemiş görünüyor. Bunu şunun için söylüyorum. Örneğin ilk 11’e Batshuayi/Larin ile başlasa ve skor aynı olsa 39’da bu ikiliyi Kenan ve Güven ile değiştirebilir miydi? Kendi adıma sanmam. Beri yandan Rıdvan Yılmaz yerine ikinci gol öncesi faul alma kolaycılığına kaçan ‘’transfer başarısı’’ tecrübeli Umut Meraş’ı tercihi de benzer bir probleme işaret ediyor kanımca. Maçta ikinci devre maç tempo kaybedip ‘’dalgalanmalar’’ ortadan kalkınca kontrol tamamen Galatasaray’a geçti. Ancak bu kez oyuna gönderilen Rıdvan ile oyunun çehresi bir anda değişti. Galatasaray sağ kanadını zorlayan Rıdvan arayışlarını bir golle neticelendirdi. Gol sonrası yükselen Beşiktaş isteği maçı baştaki tempoya döndürdü. Tedirgin Galatasaray fırsat kollarken beraberliği kurtarmaya çalışan Beşiktaş doğaçlamaya yöneldi.

Transfer beklentisi...

Sonuçta Ersin Destanoğlu’nun kurtarışlarıyla ilk devre farkın açılmasını önlediği maç, Galatasaray’ın en azından bir devrelik oyun kazanımıyla tamamlandı. Dileyelim ki bu ivme Galatasaray’a Barcelona karşısındaki turu getirecek birikimin adımlarından ilki olsun. Öte yandan Beşiktaş için ise bundan sonrası gelecek sezona oyuncu hazırlığıyla geçirilmeli. Ligi daha iyi yerde tamamlama kaygısıyla adı, unvanı olanlarla maçlara çıkmak gelecek sezona da ‘’transfer beklentisi’’yle hazırlanmak demektir ki, o beklentinin bu sezon nelere mal olduğu ortada.

 

Lütfen istifa et

Turgay Demir (Fotomaç)

Beşiktaş yine Önder Hoca'nın vizyonunu özetleyen bir oyuncu topluluğuyla çıktı sahaya; Kenan Karaman, Necip!
Takım ilk yarıda pozisyonlar buluyor ama tamamen risk alarak yapıyor bunu.
Galatasaray'a öyle boş alan bırakıyorlar ki kaptırdıkları her top tehlike yaratıyor.
Çünkü rakipte Kerem gibi hızlı bir oyuncu var ve bu oyuncuya tedbir de alınmamış.
Öbür taraftan top kaptırmak derken öyle birkaç kere değil, Kenan ayağına gelen her topu anında kaybetti, Güven ve Atiba ona keza...
Galatasaray ilk yarıda iki gol buldu ki, ikinci gol öncesi Umut'a yapılan net bir faul var! Ben demiyorum, hakem kendi söyledi (!) daha doğrusu maç içinde aynı pozisyonlarda üç kez faul verdi, bir tek golden öncekini vermedi!
Sonraki kararlarıyla önceki kararını tekzip etti vesselam.

***

Güven, Kenan, Atiba çıkınca Beşiktaş oyunu biraz toparladı.
Josef ve Rıdvan girince ise maçı kontrolüne aldı.
Bu sürede bir gol attı, bir çok da pozisyon buldu.
Özellikle Rıdvan sol kanadı koridor yaptı, kafayla denedi olmadı sonra ayakla attı, hem de sağıyla.
Batshuayi, Larin, Ghezzal, Teixeira'nın yapamadığını yaptı genç Kartal. Helal olsun.
O zaman şunu sormak lazım ey Önder hoca; sen nasıl bir teknik adamsın ki, ilk onbire koyduğun beş oyuncu sapır sapır dökülürken kulübede oturttukların maçın şeklini, şemalini değiştiriyor?
Bak Sevgili hocam, bu iş olmaz, sen bu yükü taşıyamıyorsun, senin vizyonun Kenan ve Necip'in ötesine geçemiyor, uzatma ve lütfen istifa et.
Beşiktaşlılar'ı daha fazla üzme!
Öte yandan Torrent dibe vurmuş takımı kısa sürede toparladı, Galatasaraylı oyuncular Terim döneminde yürüyemiyorlardı şimdi koşuyorlar.

 

Kendi etti kendi buldu

Ali Gültiken (Sabah)

Ligin ilk yarısındaki derbide Beşiktaş kazanan taraftı. Bu maçta golleri atana baktığımızda Larin'i görüyoruz. Goller dışında sahada Josef'i ve Batshuayi'yi de görüyoruz. Dün akşamki maça çıkarken bu üç oyuncu kulübedeydi. Bunun bedeli de Beşiktaş adına çok ağır oldu. Bu tür maçlar denge maçları. Elinizden oyunun kontrolünü ve psikolojisini kaçırmamanız lazım. Beşiktaş baştaki kadro tercihi ve yediği iki golle oyunun bütün hakimiyetini ve moralini Galatasaray'a teslim etti. İlk yarı bitmeden alelacele yapılan Batshuayi ve Larin değişikliği de bunların bir göstergesi.
İkinci yarıda Josef'in de oyuna dahil olmasıyla Beşiktaş biraz daha aslına dönmeye başladı. En azından rakibini baskı altına alıp pozisyonlar bulmayı denedi. Bu tür maçlarda iki farktan geriye dönebilmek her zaman kolay değil. Çok fazla efor gerektiriyor. Beşiktaş'ın bu kadro tercihini Galatasaray kendi adına çok doğru kullandı. Orta alanda ve forvette Beşiktaş'ın yapmış olduğu top kayıplarını çok etkili kontrataklara çevirerek Mostafa Mohamed'in asistleri ve Kerem'in etkili vuruşları ile iki gol buldu ki; doğal olarak bu da beraberinde oyun coşkusunu ve motivasyonu getirdi.
Bu tür maçları teknik adamların ve oyuncuların her açıdan doğru oynaması gerekir. Yanlış tercihlerle yapılan başlangıçların telafisi dün akşam gördüğümüz gibi her zaman mümkün olmuyor. Rıdvan'ın golü de mücadelesi de Josef'in, Batshuayi'nin ve Larin'in oyuna sonradan girmeleri de skoru istenilen noktaya getirmeye yetmedi. Beşiktaş kendi etti, kendi buldu diyebiliriz.

 

Hatalı 11 itirafı

Ali Ece (Fanatik)

Derbide kazanırsın, kaybedersin ama ilk 45 dakikanın 35’inde bu kadar kötü oynayamazsın! Galatasaray ilk 10 dakika çok iyi başladı, sonraki 10 dakika Beşiktaş’ın koca ilk yarıda kendi adına kötünün iyisini oynadığı, saman alevi gibi parladığı oyun periyoduydu. Tabii ki bu saman alevi periyodunda bile hem nicelik hem de nitelik açısından gol kaçırma rekorlarını kırmaya devam etti. Hadi Kenan Karaman’ın zaten Beşiktaş’ın ideal oyuncusu olduğunu iddia eden bir avuç kişi var, çoğu da Beşiktaş’ın ezeli rakiplerinin taraftarı. Peki ya Atiba’nın direkten dönen topundan sonra Alex Teixeira’nın kaçırdığı? Olacak iş değil! Devrenin kalanı ise "atamayana atar"lardan daha ötesinde bir Kerem Aktürkoğlu futbol şovu izledik. Beşiktaş’ın Josef’siz dengesiz, bölük pörçük orta sahası ve yamalı savunma hattı arasındaki boşlukları topla ilmek ilmek işledi. Kerem Aktürkoğlu ile beraber bir süredir takip ettiği Ersin’i de izlerken Lyon scoutu Ersin’e çok acımıştır, Kerem’e ayrılan bonservis ücretine gerekirse artı beş milyon ekleneceğini raporlarken Mostafa Mohamed’i de belki izleme listesine eklemiştir.

 

Ders çalışmamış

Sinan Vardar (Fotomaç)

Derbi, çete savaşı gibi iki takımın birbirlerine saldırmasıyla başladı. Hafta içindeki gerginlik belli ki G.Saray'ı hırslandırmıştı. Yanlış bir 11'le sahaya çıkan Beşiktaş dün derbi maça çıkacağını unutmuş gibi savruktu. Siyah-beyazlı takımın derbiye çalışmadığı her halinden belliydi. Kartal maçın hemen başında öne de geçebilirdi ama Oumar'ın kale çizgisinden mucizevi gol çıkarması da o şansı ortadan kaldırdı. Daha önce de yazdım Kenan ve Güven iyi çocuklar olabilirler ama Beşiktaş'ın oyucusu değiller... Önder Hoca 2-0'dan sonra bunun farkına vardı onların yerine Larin ve Batshuayi'yi oyuna alması bir pişmanlıktı tabii ki... Ev sahibi baskılı bir 45 dakikada Kerem'in iki şık golünde istediği skoru bulurken Beşiktaş kalesine tam 11 şut gönderdiler. HHH Atiba neden oyundan alındı onu da anlayamadım. Can derbinin yüksek performansını kaldıramazken Umut ve Rosier sırıtan isimlerdi. Kalesinde güven veren Ersin bir ara baktı olmayacak; Ghezzal ve Alex'in ruh gibi dolaştığı sahada oyun bile kurdu. Rıdvan az kalsın puanı getirecek isim olacaktı ama yetmedi. 2 gol atan Kerem ve 2 asist yapan Mostafa Muhammed harika oynadılar. Takım olarak çok iyi konsantre olan sarı kırmızılı takımda Nelsson ve Ouamar'ın da performansı alkışa değerdi. Hakem Atilla Karaoğlan takdir haklarını Galatasaray'a kullandı. Sarı kırmızılı takımın 2. golünden önce Umut'a yapılan ince faülü ve maçın son anlarında Larin'in düşürülmesini VAR'la birlikte görmemezlikten gelinmesi ayıp ötesiydi. Kazanan G.Saray'ı tebrik ederim. Maçtan önce yaşanan gerginlik belli ki Beşiktaş'a yaramadı. Zaten bu gerginlikler oldum olası hep G.Saray'a yarar. Yanı başımızda yaşanan savaş hepimizi üzüntüye boğarken hiç gerek yok bu gerginliklere... Barış içinde yaşadığımız ülkemizde derbilerin keyfini dostça çıkaralım.

Editör: Beşiktaş Medya Grup

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

Haber Yorumları

Habere Ait Yorum Bulunmamaktadır.

Yorum Yazın

CAPTCHA security code

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

yükleniyor
yukarı çık