Reklamı Geç
5 saniye kaldı
SANİYELİ REKLAM SOSYAL MEDYA TAKİP ET
QR KODU site sol kule
sağ dik reklam tweter takip et

26 Nisan 2024, Cuma

BEŞİKTAŞ MEDYA GRUP - Uluslararası Basın Yayın Platformu

Spor yazarları Fenerbahçe-Beşiktaş maçını değerlendirdi! Beşiktaş'taki son durumları yorumladılar!..

Spor yazarları Fenerbahçe-Beşiktaş maçını değerlendirdi! Beşiktaş'taki son durumları yorumladılar!..

Sizler için, spor yazarlarının yorumlarını derledik:

GÜNTEKİN ONAY: İki teknik adam ve Aydınus sınıfta kaldı (HÜRRİYET)

"Pereira ve Karaveli, en güçlü 11’lerini çıkarmadı, hakem de sertliğe göz yumdu.

Derbide Vitor Perreira, Beşiktaş’a özel bir 11 sahaya sürdü. Ghezzal-Rozier ikilisinin hücum gücüne tedbir amaçlı Szalai sol bek, Novak ise sol stoper olarak başladı. Beşiktaş savunmasının geçiş hücumlarındaki zaaflarından faydalanmak da ana plandı. Bu anlayışla Fenerbahçe için anahtar öne geçmekti ve nitekim sarı lacivertliler ilk 45 dakikada pozisyon üretmeden 2 kez gol buldu. Beşiktaş’a gelince... Önder Karaveli’nin derbide sahaya sürdüğü 11 en güçlü 11 miydi? Hayır. Kenarda 3 stoper varken neden Necip? Atiba ve Oğuzhan varken neden Can tercihleri? Bir teknik adam neden en güçlü kadroyu sahaya sürmez? Üstelik bir derbide...

BU ANLAYIŞ YAKIŞMADI

İkinci yarıda Can’ın yerine Oğuzhan girince oyunun kontrolü Beşiktaş’a geçti. Josef’in kafa golüyle 2-2’yi bulan Beşiktaş karşısında Fenerbahçe kazanmaktan çok rakibini bozmayı düşünen görüntüsüne devam etti. Bu anlayış 50 bin kişi önünde oynayan ve maçı korner dahi atmadan tamamlayan Fenerbahçe’ye yakışmadı. Sahada futbol oynamaya çalışan taraf Beşiktaş idi ve siyah beyazlılar son dakikada Batshuayi ile kazanma şansını kaçırdı. Şayet Önder Kareveli’nin başlangıç 11’i daha güçlü olsa Beşiktaş’ın derbiden 3 puan ile ayrılması işten bile değildi. Fenerbahçe ise defansif bir mantaliteyle sert bir oyun sergiledi ve 90 dakikayı net gol pozisyonu bulmadan tamamladı.

AYDINUS SINIFTA KALDI

Açıkçası Vida’nın bireysel hatası ve tartışmalı penaltı olmasa Fenerbahçe’nin dünkü görüntüsüyle gol bulması pek de mümkün görünmüyordu. Puan olarak liderin bu kadar gerisindeki kaybedecek bir şeyi olmayan Fenerbahçe neden İrfan, Sosa, Gustavo gibi isimleri kullanmaz? Neden ofansif bir kurgu düşünmez? Anlamak mümkün değil. Derbide Beşiktaş adına Josef ve Pjanic; Fenerbahçe’de ise Kim MinJae takımlarının en iyi isimleriydi. Fırat Aydınus ise birçok kartlık pozisyonu es geçti ve sertliğe göz yumarak sınıfta kaldı."

BİLAL MEŞE: Yabancıya ne gerek var (MİLLİYET)

"Fırat Aydınus’u yıllardır izlerim, öyle büyük hatalı kararlarını pek anımsamıyorum, yani ‘güven’ veren bir hakemimiz... Derbiye atanmasını da hiç yadırgamadım. Hataları yok mu, elbette var... Kart uygulamalarında...
Fenerbahçe’ye biraz töleranslı davrandı, kartları ‘rötarlı’ çıkardı! Beşiktaş’a ise ‘pat’ hemen gösterdi!
Gelelim şu penaltıya... Aydınus’un vucüt dilini dikkatle izledim, yani düşen topu Larin’in eliyle düzelttiğine dayanarak beyaz noktayı gösterdi. Ki bana göre asla penaltı değil...
Çünkü Rossi’nin kafasından düşen topu Larin görmüyor, hele elle oynama niyeti hiç yok... VAR devreye girdi, pozisyonu inceledi... VAR’da kim var? Hakan Ceylan... Hiç derbi yönettiğini anımsayan, ya da tanıyan var mı?
Bence yok! Hadi Süper Lig’de maç yönetti, ya derbi?
O da yok... Peki, kardeşim böylesi kritik bir derbide VAR’da ne işi var bu arkadaşın!
Hadi oturdun oraya, çağır Fırat Aydınus’ı pozisyonu incelesin değil mi? O da yok!
Bu nasıl bir atamadır eyyy MHK! Yazık, hem de çok yazık!
HHH


Aslında Beşiktaş derbiye iyi başladı, baskıyla rakibini sıkıştırdı, ama penaltı golü Kartal’a el freni çektirdi, bir süreliğine...Ne var ki Souza, şık bir vuruşla Mesut Özil’in golüne karşılık verdi, skoru eşitledi...
Yahu bu Vida uluslararası bir oyuncu değil mi? Aldığı parada gözümüz yok, dünyayı kazanıyor! Peki, oynadığı futbolla, kariyeri aynı doğrultuda mı? Asla.... Adam sakarın önde gideni!
Bir değil, iki değil, adamın bu sakarlığı yüzünden Kartal az mı puan kaybetti arkadaş!
O nasıl bir geri pastır, asist yapsan daha iyiydi, Ersin de onun kurbanı oldu! Berisha, önünde bulduğu topu filelere gönderdi, takımını yeniden öne geçirdi. Bu ayıpda sana yeter Vida efendi!
Kartal, senin yüzünden attığı golün keyfini ancak beş dakika yaşayabiliyor!
Uzatma dakikalarında Batshuayı’nin bir şutu var, onu da kaleci Berke kornere tokatladı.
Ve dakika 59... Yine Souza... Rıdvan’ın soldan asistine savunmanın arasında iyi yükselen tecrübeli futbolcu bu kez kafayla yine skoru eşitleyen isim oldu.
O tribün kalabalığında Beşiktaş’ın teknik direktör sorunuyla boğuştuğu ortamda, alınan bir puan bence iyidir...
Beraberliği koruma adına Kartal, açıkcası rakibine oranla iyi bir ‘direniş’ gösterdi ve istediğini alıp, Ümraniye’nin yolunu tuttu.
Fenerbahçe’nin bu yarıda baskısı elbette vardı, gelin görün ki, net pozisyonlara yansımasının bir hayli uzağındaydı! Yani, benzetme yerindeyse, yalan rüzgarıydı Fenerbahçe’ninki!
Yine uzatma dakikalarında Kartal’ın Batman’ı, yani Batshuayi’nin bir şutu direkte patladı.
İşin özeti, maçın adamı kuşkusuz Beşiktaş’ın tecrübelisi, Fenerbahçe’nin eski tüfeği Souza idi...Hele kafayla attığı gol var ki, ayakla vursanız o kadar sert olmazdı.
Sonuç, Pereira’nın koltuğu sallanmaya devam ediyor, gitti, gidecek!
Beşiktaş mı?
Hiç sağda - solda adam aramaya gerek yok, işte Önder hoca, yardımcısı Serdar Topraktepe... Onların yanına mı, üstüne mi, bilemem o kadar çok Beşiktaşlı teknik adam var ki, hangisini saysak, getirin onları...
Yabancıya ne gerek var?"

FATİH DOĞAN: Hakem kararıyla! (SABAH)

"Daha maçın başında Fırat Aydınus'tan ne kural kitabına ne de vicdanlara sığacak bir penaltı kararı geldi. Kuralları az çok bilen herhangi bir futbolsever, Larin'in 'görmediği, hamle yapmadığı, kısa mesafede eline düşen-çarpan topta' penaltı kararına 'skandal karar' der.
Sadece penaltı kararı değil Necip'in dizinden aldığı darbe ile sakatlanıp oyundan çıkmasına neden olan Mesut'un kontrolsüz darbesine, kırmızıyı geçtim sarı bile göstermeyen Fırat hoca, yine ilk yarıda Szalai'nin dize diz darbesiyle Ghezzal'ın yerde kalmasını da göremedi. Aydınus bu hatalarıyla, Pereira'nın G.Saray galibiyetinin mimarlarından İrfan Can, Sosa ve Mert Hakan'sız oyuna başlamasını test etmeye bile fırsat bırakmayacak şekilde oyuna etki etti.


Önder Karaveli, yıllardır 6 oynayan Pjanic'i Kayseri maçında olduğu gibi yerinde ve dönen Josef'i 8'de yani daha ileride oynatarak en radikal dokunuşunu yaptı. Derbilerde gol atmayı sevse de Josef'in iki golünde de bu kararın katkısı var. Erken yenilen penaltı golü, Necip'in sakatlanması ve Ersin'in topu oyuna sokmadaki hatalarına rağmen ilk yarı 2-2 de bitebilirdi. Karaveli'nin hamleleri Pereira'nın ikinci yarı hamle planını altüst etti. Artarak devam eden oyun kalitesi alkışı hak etti. Başta da 2 haftadır dokunuşları hissedilen Önder Karaveli.
Batshuayi'nin uzatmada direkten dönen topu gol olmadı ama takımından memnun olmayan Fenerbahçe taraftarının tepkisi, maç bitimi istifa seslerine dönüştü."

CEM DİZDAR: Geçiş oyunu! (FANATİK)

"Fenerbahçe gergin, Beşiktaş şaşkın! Başlarken hangi takımın nasıl oynayacağını kestirebilmek çoğumuz için mümkün değildi. Yine de örneğin, Beşiktaş için bazı ipuçları vardı. Geçici görünen hoca Önder Karaveli yetiştiği kültür gereği takımını öncelikle ofans ağırlıklı çıkaracaktı sahaya. Öyle de oldu ve ilk devre böyle sürüp gitti. Beşiktaş savunmadan hücuma geçerken ciddi sıkıntı yaşamasa da ‘’olumsuz düzen’’den çok iki öngörülemez ayrıntı nedeniyle iki gol yedi.

İlk devrenin kontrollüsü Fenerbahçe, moda deyimle, ’’geçiş oyunu’’ arayışını bırakıp ikinci devreye hükümran başladı. Ne var ki, o ara tıpkı ilk devre Beşiktaş’ın yaşadığı gibi beraberliğe getiren golü yedi. Beraberliği bozmak için İrfan Can ile Mert Hakan’ın oyuna girişiyle kaybedecekgibi oldukları tempolarını yeniden yakaladılar. Fakat bu kez de Beşiktaş ‘’geçiş oyunu’’ fırsatı kollar pozisyona geçmişti. Son Kayseri maçının ‘’dönüştürücüleri ’’Oğuzhan ile Güven’in sahaya sürülmesiyle fiili değilse de fikri bir tehdit de oluşturdular ama Fenerbahçe düzeni en azından savunma konusunda oturmuştu. Durum böyle oluncada oyunun geri kalanı tehlike yaratmaktan çok bir tür top kapma yarışına dönüştü. Ta ki, son dakikadaki Batshuayi’nin direğe takılan vuruşunu hazırlayan Beşiktaş’ın ‘’geçiş oyunu’’na kadar.

Faturası kesilecek...

Bu maç, genel olarak ülke özel olarak iki takım için, ‘’gençlik’’ yada ‘’öz kaynak düzeni’’nin vücut bulmuş halleri Berke ile Ersin üzerinden çok şey anlatıyor olmalı. Onca hatasına bir yenisini ekleyen Vida’nın yaptığı ve yapacağı tuhaflıkların faturası muhtemelen Önder Karaveli’ye kesilecek. Oysa Rıdvan Yılmaz benzeri genç oyuncuların yaptıkları yada yapacaklarının onun hanesine bir artısının olamayacağı da rahatça tahmin edilebilir!"

TURGAY DEMİR: Kral Josef (FOTOMAÇ)

"Derbi beklentilerimize uygun şekilde beraberlikle bitti. İlk yarıda iki takımın da doğru düzgün pas yapamadığını gördük.
Buna karşılık biri penaltıdan üç gol geldi.
Beşiktaş adına Josef De Souza büyük oynadı ve derbide skoru tek başına yüklendi.
Bravo!
Kartal'ın en büyük problemlerinden biri Larin… Bu oyuncunun dağınık görüntüsü Batshuayi'i de bozuyor ama maalesef kenardaki hocaların dünyaları başka!.. Larin son on dakikaya kadar oyunda kalır mı!?
Ghezzal çıkar mı!?
Ayağında paten varmış gibi oynayan Gökhan Töre kurtarıcı olarak oyuna girer mi!?
Sevgili Önder hocam, ayağına bir fırsat gelmiş, göstersene kendini, cesur davransana. Sergen Yalçın'ın ezber değişikliklerini yapacaksan hiç yapma daha iyi!


Dün dört gollü kötü bir futbol izledik ve zaman zaman da bazı gerginlikler yaşandı. Bu şartlarda daha fazla gol tesadüflere ve duran toplara kalmıştı. Beşiktaş'ın üçüncüyü bulabilmesi için de Batshuayi'nin doğru zamanda, doğru topla buluşması önemliydi.
Bu buluşma bir kez gerçekleşti onda da Belçikalı'nın harika şutunda top direğin çatalından döndü.
Beşiktaş'ta bir Vida var ki sormayın gitsin!
Ayağına gelen her topta inanılmaz panik yapıyor, topu verecek kimseyi bulamıyor ve en sonunda da hata yapıyor.
Haftalardır manzara bu, dün kendi rekorunu kırdı ve resmen gol ikram etti. İşin ilginç yanı Ersin de ısrarla Vida'yla başlatmaya çalışıyor oyunu. Beşiktaş öncelikle bu hatalardan kurtulmalı.
Gecenin adamı elbette Josef'ti.
Yüreğini çimlere serdi, insanüstü bir gayretle mücadele ederken harika iki golle Beşiktaş'a puan kazandırdı.
Bu beraberlik kime yarar derseniz, Beşiktaş'a da, Fenerbahçe'ye de yaramaz.
Net!"

ALİ GÜLTİKEN: Yarıştan uzaklaşırken (SABAH)

"Oynayanların ve izleyenlerin keyif aldığı, mücadeleci bir maç olsa da sonuç kimseyi mutlu etmedi. Bu sonuç iki takımı da yarıştan iyice uzaklaştırdı. Öncesi ile sonrasıyla da bir fark yaratamadı. Beşiktaş açısından yine de cepte artı bir şeyler var. Bir derbi maçını deplasmanda kaybetmemek, iyi bir oyun ortaya koymak, deplasmanda iki gol atmak, birçok oyuncusunun mücadele anlamında sahada var olması gibi birçok şeyi söyleyebiliriz. Bu maçtan Fenerbahçe'ye oranla Beşiktaş başı daha dik olarak ayrıldı. Karşılıklı goller va ama Beşiktaş aleyhine verilen penaltı beni ikna etmedi. 

Oyunun doğallığı içinde ele çarpan topu penaltı olarak değerlendirmesi çok yerine oturmadı. Ama Beşiktaş'ın yediği golden sonra Josef de Souza'nın liderliğinde direnç göstermesi Batsuhayi'nin, Rıdvan'ın, Pjanic'in ona katılması Beşiktaş'ı sahada daha dik tuttu. Oyunun güzel tarafı, iki tarafın da açık ve kazanmayı düşünerek oynamasıydı. Tabii bu birçok boşluğu da ortaya çıkardı. Orta alanlar biraz daha çabuk geçildi. Ama ceza sahası önünde iki takım da istediği skor farkını yaratamadı. Beşiktaş biraz daha sakinleyerek ayrılsa da Fenerbahçe başkanı, yönetimi ve teknik direktörü istifa sloganlarıyla maçı bitirirken yeni travmalara doğru da yelken açtı."

ORHAN YILDIRIM: Kazanan çıkmadı (FANATİK)

"Zirveyi yakından ilgilendiren maçta büyük mücadele ve heyecan vardı. Fenerbahçe iki kez öne geçmesine rağmen, iki puan bıraktı. Kartal uzatmada Batshuayi ile yan direğe takılıp, galibiyetten oldu. Berabere biten maç her iki takıma da yaramadı. Taraftarlar maç boyunca Beşiktaş aleyhine küfür dolu tezahüratlar yaptı.

Tartışmalı penaltı

Beşiktaş maça baskılı başladı. Oyunu ilk dakikadan itibaren karşı alana taşıdı. Orta alanı kalabalık tutup, savunmayı öne çıkardı. Bunu yaparken kademe anlayışını unuttu. Fenerbahçe ilk atağında penaltı kazandı. Rakipten gelen top, Larin’in eline çarptı. ‘VAR’ onaylı karar tartışma yaratıp, tepki çekti. Mesut Özil 14’te Ersin ile topu ayrı köşelere gönderdi: 1-0. Geriye düşen Kartal, oyun sisteminden taviz vermedi. 25’’te Souza düzgün vuruşla skora denge getirdi: 1-1.

Ne yaptın Vida

Maça ve skora gelen dengede oyun ortada giderken, Vida çıktı sahneye. Hırvat savunmacı, rakibe asist yaptı. Berisha bunu geri çevirmeyip golü attı: 2-1. Fenerbahçe 30’da bulduğu ikram gol ile devreyi önde bitirmesini bildi. Fırat Aydınus bu yarıda Mesut ve Szalai’nin kartlarını es geçti. Açık futbol oynayan iki takım, dev maça yakışır görüntü verdi.

Souza fark yarattı

Dev maçta her iki takımın yıldız isimleri ortaya iyi performans koydular. Ancak maça damgasını vuran hiç kuşkusuz Souza oldu. Brezilyalı futbolcu, oyunu iki yönde çok etkili oynayıp, eski takımına karşı iki de gol atıp, maçın adamı olmayı bildi. Kartal, 59’da Rıdvan’ın ortasında Souza’nın şık kafa golü ile bir puanı kapıp döndü: 2-2."

ALİ ECE: Vida'ya önlem almak zor (FANATİK)

"Beşiktaş bu sezon oynadığı çoğu maçta olduğu gibi daha iyi başlayıp ilk golü yiyen taraf oldu. Larin, penaltı kararı verilen o pozisyonda elini ne yapabilirdi, işte yeni kuralın saçmalığı. Birçok kişi kendi takımı aleyhine penaltı verilmeden kuralın ne kadar saçma olduğunu anlamıyor. Taraftarlar ‘Kardeşim bizim ligde hangi kuralın uygulanmasında standart var ki?’ diye itiraz etseler, yerden göğe kadar haklılar! Beşiktaş bu kez yenik duruma düştükten sonra hemen dağılmadı. Hatta iyi bir reaksiyon verdi: Josef’in skoru 1-1’e getiren iyi şutunda maç başından beri ilk kez Batshuayi savunma arkasına koşu kasmadı, sırtı dönük pozisyon alma akıllılığını gösterdi.

Başka stoper olsa...

Tabii momentumu belirleyen anlarda önemli olan kolektif akıl: Beşiktaş lehine bu sezonki Vida’ya önlem almak, Mesut Özil veya Fenerbahçe’nin herhangi bir hücum oyuncusuna bile önlem almaktan daha zor! Aslında Hırvatistan çok güzel bir ülke, orta sahaları harika, forvetleri çok iyi lakin Beşiktaş’a gelen stoperleri sağlığıma zarar verdiler. Zaten Beşiktaş’ta bu kadar formsuz ve hataya meyilli Vida yerine oynatılabilecek stoper alternatifi olsaydı daha önceki teknik direktörler oynatırdı. O yüzden Önder hoca, ikinci yarıya Can yerine Oğuzhan’la başladı. En son Sao Paulo’da oynarken bir maçta 2 gol atan Josef, 59’da Rıdvan’ın mükemmel ortasında bir kez daha skoru eşitledi.

Çebi dünden ders çıkarmalı

Vitor Pereira’nın aslında ilk 11’de İrfan ile başlaması gerekiyordu ve hatta Galatasaray derbi galibiyetinde olduğu gibi Mert Hakan ve/veya Sosa ile. Bir de Valencia’yı 90 artıda oyuna sokmak Pereira adına adeta tüy dikmek oldu. Maç sonu eleştiri oklarının başkan Ali Koç’a dönmesi de bu açıdan doğal. Ahmet Nur Çebi’nin bundan ders çıkartıp duygusal değil mantığa uygun bir yeni hoca seçimi yapması şart!"

SİNAN VARDAR: 3 puan kaçtı (FOTOMAÇ)

"Beklediğim gibi kalitesiz ama heyecanı yüksek bir derbi izledik. Beşiktaş 90 dakika boyunca baskılı oynadı. Siyah beyazlı takımın coşkusunu görünce 'Bundan önceki haftalar neredeydiniz beyler?' demekten kendimi alamadım. Ghezzal ve Rosier bu sezonki en iyi futbollarını sahaya sürerken Josef de takımın maestrosu görevindeydiler. Josef'in harika hücum yoklamarında iki gol bulması maçın güzellikleri arasındaydı. Yıldızlar topluluğu Fenerbahçe yanlış transfer kurbanı mı, yoksa takım ruhu oturmamış mı bilemedim ama bu kötü Fenerbahçe karşısında Beşiktaş'ın iki kere yenik duruma düşmesi de kafa karıştıran ilginç bir durumdu. Son iki sezonun en iyi hakemi Fırat Aydınus'ın, Larin'in istem dışı bir şekilde seken topun eline çarpmasına tereddütsüz penaltı noktasını göstermesi futbol vicdanımı yaraladı. Fenerbahçe'nin ikinci golünde Vida geri pasıyla asistiyle öyle bir hata yaptı ki, bu hediyeden öte bir goldü. Böylesine bir tecrübeye yakışmadı. HHH

Beşiktaş'ın ikinci golünde Rıdvan, Josef'e 'al da at' dercesine orta yaptı ki, maçın da kaderini değiştiren isimlerin başında geldi... İşte Rıdvan işte altyapı... Necip'in sakatlanması Beşiktaş için şanssızlıktı ama yerine de Serdar Saatçı'nın girmesi de Beşiktaş'ın doğruları arasındaydı. Pjanic ve Oğuzhan ikisi de büyük yetenek. Pjanic biraz daha Beşiktaş'a ve futbola konsantre olsa keşke.. Oğuzhan'da iki haftadır büyük kıpırdama var. Ona kırgınlığım; futbol yeteneği bu kadar iyi olan bir oyuncunun çok daha fazlasını sergilemesindendir. Fenerbahçe'de de Mesut Özil'in kariyerine lafım yok ama dün Fenerbahçe'de sahada yıldızı parlayan isim Szalai idi... Maçın hakkı Beşiktaş'ındı. 90+5'te Batshuayi'nin vuruşunda direkten dönen şutundan çıkan ses Beşiktaş semtinden bile duyuldu. Beşiktaş iki haftadır doğru futbolu oynuyor. Önder Karaveli'nin takıma dokunuşları takdir-i şahan... Önder Hoca göreve devam etmeli. Fenerbahçe kulübesi çoktan görevden ayrılmış gibi..."

Editör: Spor Servisi

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

Haber Yorumları

Habere Ait Yorum Bulunmamaktadır.

Yorum Yazın

CAPTCHA security code

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

yükleniyor
yukarı çık