Reklamı Geç
5 saniye kaldı
SANİYELİ REKLAM SOSYAL MEDYA TAKİP ET
QR KODU site sol kule
sağ dik reklam tweter takip et

08 Mayıs 2024, Çarşamba

BEŞİKTAŞ MEDYA GRUP - Uluslararası Basın Yayın Platformu

Spor yazarları Beşiktaş'taki son durumları değerlendirdi

Spor yazarları Beşiktaş'taki son durumları değerlendirdi

Spor yazarlarının Beşiktaş yorumlarını sizler için derledik:

ALİ GÜLTİKEN: Kendi potansiyelini dışa vurdu (SABAH)

"Beşiktaş'ın bu sezon en büyük sorunu takıma katılan yeni transferlerin etkisizliğiydi. Hem kendileri takıma bir şey vermediler hem de diğer oyuncuları bozdular. Çünkü önemli mevkiler; santrfor, 10 numara ve 8 numara pozisyonları takımın can damarıdır. Bu alanda oynayan oyuncular iş yaptıklarında yalnızca Beşiktaş değil bütün takımlar işler hale geliyor... Beşiktaş bu oyuncuları kadrosuna kattı. Hepsinin çok yıldızlı kariyer hikâyeleri var. Gönül bu hikâyenin daha iyilerini Beşiktaş'ta yazmalarını isterdi ama bunun çok gerisinde kaldılar. Dün akşam kendini zorlayan, kendi var olan performansını sahaya yansıtan Batshuayi, bambaşka bir başarı hikâyesine imza attı. Demek ki isteyince oluyormuş. Taraftarın da hem desteği hem de ittirmesi ve zorlamasıyla Beşiktaş takım olarak hem temposunu yükseltti hem de oyun coşkusunu artırdı. Bu artış bazen telaş ve hataları da ortaya çıkarsa da en önemlisi Beşiktaş'ın kendi potansiyelini dışa vurdu..."

GÜNTEKİN ONAY: Dakika 74: Beşiktaş için dönüm noktası (HÜRRİYET)

"Siyah beyazlılar, dün sadece 3 puan almadı Oğuzhan’ı, Batshuayi’yi ve özgüvenini kazandı. Beşiktaş, seyircisinin desteğine rağmen dağınık ve tedirgin bir görüntüyle başladı. Büyük ölçüde topa sahip olmasına olmasına rağmen siyah beyazlılar topun hızını artırıp tempoyu yükseltemeyince Kayserispor’un kalabalık savunmasını bunaltamadı. Buna karşın konuk Kayserispor ise topla çok az temas etmesine rağmen Beşiktaş alan daraltamayınca çıkış imkanı buldu... Tribünler 1-2’lik skor sonrasında tam terse dönmüşken Beşiktaş’ta maçı çeviren hamleler geç de olsa 74’te geldi. Aylardır neden kulübede oturduğunu anlamadığımız Oğuzhan oyuna girdikten sonra sadece sorumluluk almakla kalmayıp maçın iplerini de eline geçirdi. Topla buluştuğu her pozisyonda ataklara şekil veren Oğuzhan son dakikalarda atılan 3 golde de hücumları başlatan isim oldu. Güven’in hareketli oyunu, Oğuzhan’ın direkt pasları Batshuayi’nin de performansını artırdı ve Kayserispor’un savunma dengesi tamamen bozuldu... Haftalardır 3 puana hasret olan Beşiktaş, dün büyük bir felaket ile daha burun buruna geldi ancak taraftarının desteği ile son dakikalarda pes etmeyerek müthiş reaksiyon göstererek 4 gollü galibiyet ile kazanmayı hatırladı. Beşiktaş, dün sadece 3 puan almadı, Oğuzhan’ı, Batshuayi’yi ve çok ihtiyacı olan özgüvenini de geri kazandı."

BİLAL MEŞE: İki yüzlü Kartal! (MİLLİYET)

"Tribün böyle.... Ya saha içi? Valla, Kartal kazandı diye eleştirmemek olmaz! Özellikle ilk yarı.. Topla oynama yüzdesi Kartal’ın uzak ara lehine...
Ya futbol, ya üretim, ya pozisyon?
Bir kaleyi bulan şut, bir de gol, hepsi o kadar. Yani Kartal, bu yarıda ‘aynı tas, aynı hamam’!
Niye? Topla bu kadar yavaş olursan, vites yükseltmezsen, adam eksiltmezsen, pozisyon bulmak için göbeğiniz çatlar göbeğiniz!
Eee bir de Kartal, rakipler için bilinen köydür, kılavuz istemez! Demem o ki, Kartal’dan puan ya da puanlar mı almak istiyorsunuz?..Neyse ki Kartal’ın da Larin’i var, tam 45’te imdada yetişti, harika bir kafa golüyle skoru eşitlerken, ikinci yarı için arkadaşlarına moral şırınga etti.
Gelelim Serdar Saatçı kardeşimize... Golde o da hatalıydı, ancak ‘centilmenliğine’ şapka çıkarıyorum, aferin ona. Kartal’ın kazandığı korner atışında topun kendisinden çıktığını söyleyerek büyük bir centilmenlik örneği gösterdi, bravo kardeş.
İkinci yarı bambaşka bir Kartal izledik dersek, abartmış olmayız... Oyuncu hamleleriyle birlikte vites yükseltten Kartal, ‘ailecek’ maçı kazanma adına müthiş bir baskı koydu. Aslında bu maç Kartal’ın ‘onur’ savaşıydı... O formanın bir ağırlığı var, adınız ne olursa, olsun, o formaya herkes saygı duyacak, onu taşımayı bileceksiniz, yoksa ağırlığının altında ezilirsiniz!.. Hani bir deyim vardır, “kedi olalı bir fare tuttu” diye... Tam da Batshuayi’ye göre!
Adam nihayet kedi olalı bir değil, iki fare tuttu, Kartal’ı ipten çekip aldı. Eeee skora son noktayı koyan kardeşimiz Güven Yalçın da övgüyü hak ediyor.
Bakalım Sergen Yalçın’ın yerine kim gelecek, yerli mi, yoksa yabancı mı?
Bence mi? Tabii ki yerli, hele hele bu negatif tabloda yabancı başlı başına risktir, parayı sokağa atmaktır!"

FATİH DOĞAN: Müthiş dönüş! (SABAH)

"Üst üste alınan kötü sonuçların ardından "Beşiktaş'a daha fazla zarar vermek istemiyorum" diyerek istifa eden Sergen Yalçın'sız çıktığı Kayseri maçında zorlandı ama sarsıntıların girdabından unutulmayacak bir geri dönüşle çıktı Beşiktaş. Dolu tribünlerin eşliğinde emaneten görev verilen altyapının kıymetli hocası Önder Karaveli, zafere giden yolda yerinde hamleleriyle dikkat çekti... Birincisi; Welinton'u kesip, Serdar Saatçı, solda Rıdvan, ileride Can gibi genç oyuncularla çıkıp taraftarın gönlünü kazandı... Siyah-beyazlı takımın fiziksel ve zihinsel olarak çok sarsıntılar yaşadığı veriler ortada duruyor, 90'dan sonra yenilen goller de... Doğru oyuncu değişiklikeriyle Beşiktaş, çok iyi maç çıkaran Kayserispor karşısında müthiş bir dönüşe imza attı. Bunu 116 km koşarak eski istatistiklerinin üzerine çıkan bir tempoyla gerçekleştirdi... Önder Karaveli hoca 74'te Atiba'nın yerine Oğuzhan'ı, aynı dakikada Larin'in yerine Güven'i aldı. Güven'in göbekten zorlamaları sürekli markajdaki Batshuayi'yi boşa çıkarıp nefes aldırdı. Sessiz golcü bu taktiksel değişikliğin karşılığını iki golle taçlandırdı. Gecenin kilidini açan role soyunan Güven, son golüyle de kulübeyi onurlandırdı. Son haftalarda ve maçın önemli bölümünde duygusal olarak gel-gitler yaşayan Beşiktaş'ta galibiyet sonrası, derbi öncesi tribün&futbolcu birleşmesi gecenin en önemli fotoğrafıydı."

CEM DİZDAR: Karaveli ile devam eder mi? (FANATİK)

"Her halinden belli oluyor, kafası karışık Beşiktaş’ın. Örneğin yöneticiler, olası durumu öngöremedikleri için ‘’Hoca kim olacak?’’ öylece ortada duruyor! Sahadaki durum daha da karışık. Temel savunma prensiplerine sadık kalan tüm takımlar karşısında bocalıyor futbolcular. Bireysel marifet organizasyon duvarına çarpınca bir takımın gerçek gücü olan ‘’oyuncular arasındaki görünmez bağlar’’ da kopuveriyor. ‘’Belki her an bir şey yaparlar’’ diye umulan Ghezzal, Batshuayi, Pjanic işin savunma tarafıyla ilgilenmeyince Atiba, Can, Rıdvan gibi oyuncuların yükü de katlanarak artıyor. Hal böyle olunca hücuma efektif katılımları da mümkün olmuyor. Elbette bu maç için bir ‘’Vida sorunu’’ tespit etmeden olmaz... Ülke vasatındaki maçın yazısını bir öneriyle bitireyim. ‘’Şaşkın Beşiktaş yönetimi’’ gençlerle çalışma bilgisi yüksek Önder Karaveli ile çalışmayı düşünür mü acaba? Bu sayede hem ‘’şöhretli marifetliler’’le ‘’marifetli gençler’’in doğru harmanlanması sağlanır hem de gelecek sezona birkaç genç oyuncuyu parlatılır… Böylece ‘’kayıp gibi duran sezon’’ kazanılmış olur… Ne dersiniz? Kulağa fena gelmiyor değil mi?"

TURGAY DEMİR: Ohh be! (FOTOMAÇ)

"Beşiktaşlı oyuncular öyle bir panik halindeler ki, rakip kale önünde golü kaçırmak ya da pozisyonu zorlaştırmak için ne gerekiyorsa onu yapıyorlar, kendi kaleleri önünde ise tam tersini...  Beşiktaş ne geride hızlı oyuncu bıraktı ne de önde top tutabildi.
İlk golün kahramanı Larin ayakta duramıyor. Rakip kale önünde, boş pozisyonda, ayağındaki topu rakibe verdi ve o top geldi, gol oldu. 80 metre ötede kaptırılan topa çare üretememek nasıl bir kopmuşluk varın siz düşünün.
Allah'tan kenardaki Önder hoca anında kementi attı.. Aksi halde Larin'in Beşiktaş kariyeri dün gece sonlanabilirdi... İkinci kez geriye düştükten sonra Oğuzhan ve Güven'in girmesiyle daha iyi top yapmaya başlayan Kartal aynı zamanda yüreğini ortaya koymayı da bildi... Thiam'ın kaçırdığı golün hemen ardından Batshuayi devreye girip geceyi aydınlattı… Ancak öyle bir özgüvensizlik var ki, sormayın gitsin… Gariplikler bitmiyor!.. Bu kez Ersin sahne bom boş pozisyonda topu öne atmak varken, rakipler burnunun dibine gelene kadar bekleyip tribünlerin yüreğini hoplattı, sonra da topu taca attı! Derdi ne bu kalecilerin, kime, neyi kanıtlamak için böyle bekleyip bekleyip rakibin iştahını kabartıyorlar anlamış değilim. Garip!
Neyse o pozisyonun dönüşünde de Güven maçı bitiren golü attı.
Bu galibiyet çok önemli, çünkü büyük moral oldu. Batshuayi'nin kendine gelmesi ayrı bir kazanım… Darısı derbiye…"

ORHAN YILDIRIM: Sergen gitti, galibiyet geldi (FANATİK)

"Teknik direktör Sergen Yalçın ile yolları ayıran Kartal, haftalar sonra üç puan ile tanıştı. Altyapıdan Önder Karaveli yönetiminde kritik maça çıkan Kartal, iki kez geri düştü. Suskun golcü Batshuayi ile oyuna sonradan dahil olan Güven, maçı koparan ikili oldu... Beşiktaş, müthiş taraftar desteği altında maça başladı. Sağlı sollu ataklar ile rakibin üstüne gitti. Bir top yan direkten döndü. Üst üste yakalanan pozisyonlar bir türlü skora yansımadı. Takımını geri yaslayan Hikmet Karaman, kontra denemeleri denetip durdu... Kayseri ilk atağını 38’de yaptı. Onur’un ortasına iyi yükselen Thiam, kafa ile doksana gönderdi: 0-1. Geriye düşen Kartal, tribünlerin verdiği cesaret ile saldırıya geçti! Son dakika içinde Serdar kesti, Larin kafa vuruşu ile maça denge getirdi: 1-1. İlk yarıda iki takım da birer eksik oynar gibiydi. Beşiktaş’ta Batshuayi, konuk ekipte ise İlhan hayalet gibi dolaşıp durdular... Büyük umutlarla alınan Batshuayi, haftalardır gole hasret kaldı. Sayısız pozisyonları harcayan Belçikalı, 84’te Güven’in pasında durumu 2- 2 yapan sayıyı kaydetti. Bununla yetinmeyen yıldız oyuncu, takımını öne geçiren gole 89’da imza attı. 3-2. Oyuna sonradan girip iki de asist yapan Güven, 90+6’da maçın skorunu belirledi: 4-2."

SERDAR SARIDAĞ: Michy Batshuayi’nin gecesi (MİLLİYET)

"İlk 45 dakikada hocası değişmiş ama oyunu hiç değimemiş bir Beşiktaş vardı. Ne yapacağını bilmeyen, nereye koşacağını kestiremeyen ve hırsını sahaya yansıtamayan oyuncu grubundan başka bir şey yoktu.
Tribünler “Burası Beşiktaş herkes kendine gelsin” diye bağırıyordu. Mame Thiam’ın 38. dakikada attığı golden sonra taraftarın isyanı daha da arttı. Haksız da sayılmazlar. Beşiktaş taraftarı bu sene dese haklı! İlk yarıya baktığımızda Beşiktaş adına Larin’in 45. dakikada attığı gol dışında dişe dokunur bir dakika görmekte çok zorlandık. Geçen sene bu zamanlarda öyle pozisyonlar vardı ki bazılarını yer yok diye yazmıyorduk. Keşke dünkü maçta o yazmadığımız pozisyonlar olsa da yazabilsek.
Beşiktaş geriye düştüğü maçta, soyunma odasına eşitliği sağlayarak girdiği için ikinci yarıya daha bir istekli başladı... Fakat 71’de Thiam takımını yine öne geçirdi. Bu kez tribünler “Sergen Yalçın” diye bağırıyordu. Takıma adeta “çıkın oynayın” diyordu taraftar. Batshuayi’den uzun zamandır beklenen o gol 84. dakikada geldi. Uzun zamandır Vodafone Park tribünleri böyle değildi. Hele Batshuayi bir de 90. dakikada atınca Dolmabahçe’de yer yerinden oynadı. Beşiktaş’ı uzun zamandır böyle sevinirken görmedik. Güven’in son saniyelerde attığı golün ardından Beşiktaş en son hangi maçta dört gol atmıştı diye düşünmeden edemiyor insan..."

ALİ ECE: Sadece hoca değil kadro da mesele (FANATİK)

"Beşiktaş, yeni teknik direktör tercihini yaparken çok uzun vadeli bir projeksiyon yapmasa da çok kısa vadeli bir tercih de yapmamalı. Yeni teknik direktör tercihi kadar, yönetimsel seviyede kadro kimyası yenilenmesi de önemli. Misal Serdar Saatçı asist yaptığı veya sadece Beşiktaş altyapısında yetişmiş bir genç olduğu için değil, kadroda yer alıp stoperde görev yapan diğer mevkidaşlarından daha iyi performans sergileyebileceği için oynatılacaksa oynatılmalı. Bu kriter tabii en çok Rıdvan için geçerli: Yıllardır maalesef Türk sol bek bulmak çölde su bulmaya benzediği için ekstra değerli. Atiba’nın Beşiktaş’a geldiğinden beri ne kadar büyük bir katkı yaptığı doğru hesaplanarak mümkünse 20’li yaşlardaki bir muadili bulunmalı. Beşiktaş gerçekten profesyonel ve devamlılığı olan bir scouting ekibi kurarak başka mevkilere Rosier gibi çift yönlü, atletik, hem savaşçı hem de becerikli fiyatı uygun oyuncular bulmalı. Bir de iki arada bir derede kalan oyuncular var: Ne gençler, ne yaşlılar; iyi oynadıkları sezonlar da var, kötü oynadıkları da... Dün gece 11'de başlayan en etkili iki oyuncun da kiralık olan Batshuayi ve Pjanic ise zaten yeni teknik direktör kim olursa olsun yeni kadro kimyası da gerekli. Sonradan giren Güven meselesi başlı başına yazı konusu.. "

SİNAN VARDAR: Dünya varmış! (FOTOMAÇ) 

"Hava soğuk mu soğuk ama tribünler dolu...
Keyifli tarafı; taraftar kötü günde de Beşiktaş'ın her zaman peşinde... Ve biletler ucuzladı taraftar tribünlere aktı. Test edip, onaylandı. İlgililerin dikkatine...
Beşiktaş istekli başladı, baskıyı da kurdu ama istenilen pozisyonlar gelmedi.
Beşiktaşlı taraftar, Kayserispor'un attığı ilk gol sonrası 'Burası Beşiktaş' ve 'Sergen Yalçın', ikinci gol sonrası da 'En büyük Beşiktaş futbolcular' diye bağırarak sahadakilere önemli mesajlar vermeyi de ihmal etmedi.
Dün Beşiktaş'ta ilk 11'de sahaya çıkan Rıdvan, Can ve Serdar sorumluluk aldılar ve sürekli takımı ileriye doğru taşıdılar.
Zaman zaman pas ve kademe hatası yapsalar da öncelikle alkışlarım bu gençlere... Beşiktaş'ın attığı golde Serdar'ın ortası kadar Larin'in topa kafayla topa falso vermesi de es geçilmeyecek güzellikteydi. Serdar'ın ayrıca maçın ilk yarısında hakemin yanlış kararının ardından topun kendisinden çıktığını işaret etmesi Beşiktaşlı duruşuydu... Dün takımın başında sahaya çıkan Önder Karaveli'nin hakkını verelim.
75. dakikada Atiba ve Larin'i kenara çekip Oğuzhan ve Güven'i sahaya sürmesi galibiyeti açan anahtar oldu.
Oğuzhan takımın hücum yönüne inanılmaz etki ederken, Güven iki harika gol pası ve şık golle Beşiktaş'ı yeniden hayata döndüren isim oldu.
Bravo Güven, aynen devam...
İki gole imza atan Batshuayi için şunu söyleyebilirim; futbola hoşgeldin golcü...
Beşiktaş dün sadece 3 puan almadı, terim yerindeyse yeniden hayata döndü..."

Editör: Spor Servisi

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

Haber Yorumları

Habere Ait Yorum Bulunmamaktadır.

Yorum Yazın

CAPTCHA security code

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

yükleniyor
yukarı çık