Reklamı Geç
5 saniye kaldı
SANİYELİ REKLAM SOSYAL MEDYA TAKİP ET
QR KODU site sol kule
sağ dik reklam tweter takip et

29 Mart 2024, Cuma

BEŞİKTAŞ MEDYA GRUP - Uluslararası Basın Yayın Platformu

Spor yazarları Beşiktaş-Sporting maçını değerlendirdi

Spor yazarları Beşiktaş-Sporting maçını değerlendirdi

Spor yazarları, UEFA Şampiyonlar Ligi C Grubu 3. maçında Portekiz ekibi Sporting Lizbon’a sahasında 4-1 mağlup olan Beşiktaş'ı köşelerinde değerlendirdiler.

SİNAN VARDAR: Bu nasıl defans? (FOTOMAÇ)

"Beşiktaş dün baskılı bir futbol ortaya koyarken kazanması gereken bir mücadeleden sahadan farklı yenik ayrıldı. Siyah-Beyazlı takımda özellikle Batshuayi gol kaçırma rekoru kırarken, yenilen çok basit goller maçın kaderini belirledi. Sporting ilk yarıda üç kornerden 3 gol çıkarırken diğer kornerlerde de yüreğimiz ağmıza geldi. Sporting'in ilk iki golü birbirinin aynısıydı. Hani maçın özetini seyreden biri 'Golün tekrarını mı seyrediyorum' düşünecek cinstendi. Bu gollerde Beşiktaş savunmasının bariz pozisyon hataları vardı. Özellikle rakip korner atışlarında Ghezzal-Coates eşleşmesi Beşiktaş'a pahalıya patladı. Vida-Welinton uyumsuzluğu dakikalar geçtikçe kendini daha çok göstermesi dikkat çekiciydi. H H H Beşiktaş'ta özellikle sakatlıklatan çıkan oyuncular oyundan erken düştü. Gökhan Töre'nin kurtarıcı rolünde oyuna girmesine anlam veremedim. Açık ve net; Welinton, Töre, N'Sakala ve Kenan Karaman bu takımın oyuncusu olmadıklarını bir kez daha gözler önüne serdiler. Beşiktaş'ta Pjanic ve özellikle de Teixeira ayakta duran isimlerdi. Ellerinden geleni yaptılar ama savunmadaki sorunlar yumağına onların da yapacak bir şeyleri yoktu. "

TURGAY DEMİR: Düzen bozuldu! (FOTOMAÇ)

"Sporting Lizbon sıradan bir Avrupa takımı, bize karşı da ahım şahım bir oyun oynamadılar. Savunmamız inanılmaz hatalar yaptı, kornerden gol yedik, koşmadık, koşar gibi yaptık v.s.
Tüm bunlar bana, takımın iyi çalışmadığını ve bu maça iyi hazırlanmadığını gösteriyor. Dahası geçen sezon inadına oynayan, maçı hiç bırakmayan bir Beşiktaş izliyorduk şimdi ne ligde böyle bir Kartal var, ne de Avrupa'da. İşin özeti şu, Kartal'ın düzeni bozulmuş, düzelir mi, bilmem!
Takımında büyük düşüş var.
N'Sakala yürümekte zorlanırken Larin iki metreye pas veremiyor.
Ghezzal bile eski halinden çok uzak.
Batshuayi var biraz fark yaratan, bir de her şartta topu iyi kullanan Pjanic'le her zaman iyi mücadele eden Josef.
Öyleyse bu oyuncuların etrafındaki sorunları çözecek hamleler yapmak gerekmez mi?"

BİLAL MEŞE: Kartal artık mucize peşinde! (MİLLİYET)

"Beşiktaş’ın Sporting maçının onbiri, gerek Sergen hocanın, gerekse camianın ve bizlerin beklediği kadroydu. Devler Ligi’nde yerli - yabancı sınırı yok, kimi oynatırsan, oynat!

Sakatlık olmasın Beşiktaş’ın şu kadrosu iç hatlarda uzak ara şampiyon olur. Transferlere bakarak, Kartal’ın Devler Ligi’nde kalıcı olacağı yolunda öngörüde bulunmuştuk, biz de sakata geldik anlayacağınız! Üst tura geçme umudu, artık mucizelere kaldı, UEFA bile tehlikeye girdi!

Beşiktaş, bu yenilgiyle Devler Ligi’nde üst tura çıkma şansı var mı, bence zor, hatta mucize gerekiyor dersek abartmış olmayız. Artı Avrupa Ligi’de tehlikeye girdi! Ama valla, Kartal’a kimse kızmasın, ne iç hatlarda, ne de dış hatlarda sakatlıklar nedeniyle ideal onbirini bir türlü bulamadı. Sporting karşısında buldu, gelin görün ki, pek de işe yaramadı, yenilmekten yine kurtulamadı. Kartal’ın tek tesellisi sakatların dönüşü oldu."

SERDAR SARIDAĞ: Böyle goller yersen işin zor olur (MİLLİYET)

"Şu durum çok net artık... Beşiktaş’ın gol atmasında bir sorun yok. Sorun Beşiktaş’ın çok basit goller yemesinde.

Dortmund, Ajax ve Sporting gibi takımlardan gol yemek normal ama birebir benzer golleri yiyorsan bu durum elbette konuşulur. Sadece dün gece değil, Başakşehir maçında yenilen son iki gole bakın; birbirinin aynısı. 3-0’dan 3-3 olan Adana Demirspor maçını buraya yazmıyorum bile.

Coates’in 15 ve 27’de attığı gollerde Sporting’in kaptanın bu kadar boş kalması kabul edilebilir durum değil elbette. Üstüne bir de VAR’dan gelen penaltının Sarabia tarafından 44’te gole çevrilmesi ise iki atana bir bedava gibi oldu."

ORHAN YILDIRIM: Avrupa mağduru (FANATİK)

"Beşiktaş için kritik maçtı. Kazandığı takdirde gruptan çıkma şansını sürdürecek, UEFA Avrupa Ligi’ni garantiye alacaktı! Kartal maça çok iyi başladı. Savunma hatası ile geri düştü. Dengeyi buldu ama sadece üç dakika sürdü. Gol vuruşlarındaki beceriksizlik yüzünden sayı üretemedi. Maç öncesi Sergen hocanın, “Burası çok farklı arena. O seviyelerde değiliz..” derken, aslında acı reçeteyi vermişti. Farklı kazanan Sporting, Beşiktaş’ın umutları ile birlikte üç puanı da alıp döndü. Artık yola devam mucizelere kaldı."

MEHMET DEMİRKOL: En kötüsü bu oldu (FANATİK)

"İki takımın da gruptaki durumu iki teknik kadronun da aklına aynı çözümü getirmiş:

Savunma sorunlarımızı çözmekle uğraşmayalım.

Çünkü rakibin ciddi savunma sorunları var.

Hücum gücümüzle maçı alalım.

Bu doğal olarak oyunu baştan bir Rus Ruleti’ne çevirdi."

ALİ ECE: Rakibe çalışmak farkı (FANATİK)

"Gökyüzünün tamamını kara bulutlar kaplayınca birazdan yağmur yağma ihtimali ne kadar yüksekse rakibin korneri havadan kullanırken 1.96’lık stoperinin gol pozisyonu bulma ihtimali de o kadar yüksektir maalesef. Coates kariyeri boyunca kornerlerde oynadığı takımın en değerli gol silahı oldu.

Coates’i daha önce hiç izlememiş birisi bile boyunu posunu görünce, “Bu oyuncuya aman dikkat” der. Ayrıca Sporting santra öncesi ısınmanın da bir bölümünü korner çalışmaya ayırdı. Ancak Beşiktaş ilk yarıda Sporting kornerlerinde yağmur yağarken şemsiyesiz çıkan insanın dramını yaşattı. İki tane ön direkten Coates’e aşırılan kornerde adeta kopyala yapıştır cinsten iki gol yerken, bir diğer Sporting korneri de, VAR aktarmalı penaltı olarak ağlarımızı buldu. Bu sezon Süper Lig’de de Beşiktaş’ın defansif zaaflarına şahit olduk lakin Şampiyonlar Ligi seviyesi bu tip defansif yerleşim hatalarını ve onları tekrarlamayı kaldırmıyor işte."

GÜNTEKİN ONAY: Beşiktaş top rakipteyken yetersiz (HÜRRİYET)

"Beşiktaş, maça son derece baskılı, istekli ve hareketli başladı. Ancak oyun üstünlüğünün temsilcimizde olduğu bölümde Sporting’in 2 kornerde de Coates ile bire bir aynı golü atması bu seviyede kabul edilemiyecek bir durum. Üçüncü golde de yine köşe vuruşundan gelen topa Sportingliler vurdu ve VAR incelemesi ile penaltı kararı geldi. İnanılır gibi değil! 3 korner; 3 gol.

Top rakipte iken bu sezon sorun yaşayan Beşiktaş’ın bir diğer problemi de gol atmasına rağmen Larin’in bu seviyede sol kanat oynayamıyor olması. N’Sakala da iyi bir hücumcu değil ve bu durumda sol kanattan topu rakip ceza sahasına taşımak mümkün olmuyor. İkinci yarıda oyun disiplininden uzaklaşan Beşiktaş, Sporting’e net fırsatlar verdi."

CEM DİZDAR: İnönü'de bir hüzzam şarkısı (FANATİK)

"Her şeyiyle tanıdık bir ilk yarı! İlk 10 dakikada sadece 'baskılı görünen' verimsiz bir Beşiktaş ve akabinde 13. dakika itibarıyla sakin kalıp alan kullanımı prensibiyle oynayan Sporting!.. Evet, maçın ilk devre gollerinin tamamı korner organizasyonundan geldiyse de Sporting’in geniş alan yaratarak oluşturduğu geometrik pas opsiyonlarına dikkat kesilmek gerek. Onları savunamamak Beşiktaş’ı çaresiz kıldı. Geçen yılın gösterişlisi Ghezzal’ı 'yok eden' Sporting, Pjanic’i de enterne etmeyi başarıp devreyi üç golle önde kapayınca maç 'şapka/tavşan denklemi'ne döndü. Türkiye’de o tavşan o şapkadan çıkabildiği için çoğu insan da yine çıkar sandı ancak… Ancak Sporting, özellikle Larin/N’Sakala üzerinden geldikçe sorunlar büyüdü."

ERMAN ÖZGÜR: Hezimete de dönüşebilirdi (FANATİK)

"Beşiktaş önde yaptığı presin karşılığında kazandığı topları çabuk kullanamazken, Sporting Lizbon her kazandığı topta atağı sonuçlandırmayı başardı ilk yarıda. Sporting Lizbon'un presini aşabilecek tek iş çabuk ve sağlıklı pas olmasına rağmen çok fazla basit pas hatası yapılınca coşku bir türlü yakalanamadı. Ama asıl problem akan oyundan çok duran toplardaydı. Birbirinin kopyası 2 korner golü yiyen Beşiktaş, duran top konusunda Coates'i durduramayınca bir de penaltı golü yiyerek, Larin'in golüne rağmen çok kötü bir oyun ve skorla soyunma odasına gitti."

DENİZ ÇOBAN: Kritik kararların hepsi doğru (FANATİK)

"Sloven hakem, Avrupa Şampiyonası’nın iyilerindendi ve EURO 2020’de başarılı maçlar çıkarttı. Yavaş yavaş Avrupa’nın aranan hakemi olma yolunda ilerliyor. UEFA Hakem Kurulu'nun gözdesi. Vincic, dün akşam rahat bir maç çıkarttı. Skor rahatlığıyla birlikte ve oyuncular da iyi niyetli olunca işi hayli kolaylaştı. Ufak tefek kart ve faul hataları olsa da genel manada başarılıydı. Beşiktaş aleyhine verdiği penaltıda VAR yardımı alarak, doğru bir penaltı kararı verdi. 45+1’de Teixeira’nın golünün ofsayt gerekçesiyle iptali de haklıydı. Maçta cılız penaltı beklentileri oldu ama hakemin devam kararları bence doğruydu."

ALİ GÜLTİKEN: Bu goller Beşiktaş'a yakışmadı (SABAH)

"Portekiz futbolunu iki kelimeyle tarif et desek, 'Küçük Brezilya' deriz. Aynı dili konuşan iki futbol ülkesinin oyun düzenleri de birbirine benzer... Yani topa sahip olarak oynamayı severler. Bu konuda çok da başarılıdırlar.

Sporting geçen senenin Portekiz ligi şampiyonu olarak bunu en üst seviyede uygulayan takım. Beşiktaş'ın kadro tercihine baktığımızda eldeki en iyi oyuncularla oynamaya çalıştığını gördük. İleri uçtaki Ghezzal, Larin ve Batshuayi üçlüsünde verimlilik anlamında çok problem yaşamadı. Orta alana baktığımızda Josef'in yanında Pjanic ve Alex tercihi kağıt üstünde güzel. Topa Beşiktaş sahipken de sorun yok, bu oyuncular ön plana çıkıyor. Maçın içinde birçok defa da pozitif etkilerini gördük. Fakat top rakibe geçtiğinde bu iki oyuncunun savunma tarafında Beşiktaş büyük problem yaşadı."

UĞUR MELEKE: Golleri alanlar değil adamlar atıyor (HÜRRİYET)

"Sporting’in hocası Amorim belli ki Başakşehir-Beşiktaş maçını izlemiş. 

Sporting, dinamik kadrosu, inovatif hocasıyla kolay bir rakip değildi zaten. Amorim 36 yaşında ama şimdiden yeni Mourinho olarak kodlanıyor. Braga’yla 13 maça çıkıp kupa kazandı, Sporting’i ilk sezonunda şampiyon yaptı. Biraz şanssız oldukları Ajax maçını çıkarırsanız bu sezon da kaldıkları yerden devam ediyorlar aslında. İki oyun versiyonları var: İç sahada, kendilerinden zayıf rakiplere karşı oyunu domine ediyorlar. Ancak güçlü bir deplasmana geliyorlarsa geçiş hücumlarında da ustalar. Bu sezon ligde Braga-Porto, Devler Ligi’nde de Dortmund maçında topa daha az sahip olup makyevalist bir top oynamışlardı. Beşiktaş’a karşı da maçın büyük bölümünde benzer bir tuzak kurdular maalesef."

LEVENT TÜZEMEN: Avrupa defteri artık kapandı! (SABAH)

"Sergen Yalçın, kaleci Ersin dışında tamamen yabancılardan kurduğu kadroyla evindeki ikinci maçını da kaybetti. Transfer edilen kaliteli yabancılar, Devler Ligi'nde Beşiktaş'ı sırtlayamadı. Atletik yapısıyla göze çarpan Sporting, top Beşiktaş'a geçtiğinde çok adamla hemen baskı yaptı. Pjanic pas yapacağı ve rahat top kullanacağı konforlu alanı bulamayınca orta alanda oyun liderliği üstlenemedi. 

Devler Ligi arenasında Beşiktaş bir büyük takıma yakışmayacak hatalı goller yedi. İlk Dortmund maçında Beşiktaş golü, rakibin taç atışından yemişti. Sporting kaptanı Coates birbirinin kopyası iki tane kafa golü attı. Portekiz takımının zaten duran toplarda etkili olduğu biliniyordu. Coates'e attığı ikinci gol öncesi önlem almamak çok şaşırtıcıydı. Beşiktaş, Dortmund ve Ajax'a kaybederken bile bu kadar dağınık, uyumsuz bir futbol sergilemedi. Sakatlıktan dönen oyuncular fizik olarak rakiple mücadele edecek güçte değildi. Souza orta alanda yeterli desteği alamadı ve baskıdan kurtulamadı. Beşiktaş bu yenilgiyle bence Avrupa defterini erken kapattı. Çünkü Sergen hocanın 'Avrupa Ligi'ne sıcak bakmadığını duymuştum."

BÜLENT TİMURLENK: Kimliğini kaybetti (SABAH)

"Sergen Yalçın yönetiminde şampiyon olan Beşiktaş'ın kısa tarifi şuydu: Takım savunmasını iyi yapan, bu sayede gencecik Ersin'e rahat bir sezon yaşatan, sezonda maç başına bir gol yiyip 2+ atan, Ghezzal'ın asistleri, santrforu ve Larin ile skor bulmakta zorlanmayan bir takım. Bu kimliğinizi yitirirseniz başınıza bunlar gelir. Altay ve Ajax maçları, sakatlıklar yüzünden kaybedilmiş olarak açıklanabilir ama Başakşehir maçındaki takım savunmasının verdiği sinyaller dün gece pahalıya patladı. Dortmund maçı gibi hızlı başlayan ve Sporting'e çıkarken sürekli top kaybı yaptıran Beşiktaş, yine ilk çeyrekte golü bulamayıp kalesinde golü gördü. Sanki bu golü izlemeyenler için bir tekrarıymış gibi Coates ile kornerden ikinci golü gördü. Yine bir kornerin sonucu penaltı ve 45 dakikada yenilen 3 gol.

Dortmund maçı öncesi basın toplantısında, "Her takımın yumuşak karnı vardır. Önemli olan o handikapları lehine çevirmektir" diyen Yalçın, haklıydı. Dün Sporting, Beşiktaş'ın bütün zafiyetlerini sahaya ve tabelaya yansıtırken ev sahibi, Portekiz ekibinin savunmasında verdiği bütün ikramları ya son vuruşta ya son pasta heba etti."

FATİH DOĞAN: Acı veda! (SABAH)

"'Postacı bile iki kez kapıyı çalmaz' derler. Sporting, ilk 30 dakika iki kez kapıyı çaldı. İki korneri, aynı köşeden aynı noktaya ortaladı ve Coates aynı şekilde sektirilen topu fotokopi çekilmiş gibi iki kez kafayla filelere gönderdi. İşin en acı tarafı, bir gol bulmak için varını yoğunu ortaya koyduğun dakikalarda çalışılmış duran toptan 2 gol yemen değil! En acısı iki golde de pozisyon hatası olan Welinton'ın ikinci gol öncesi Batshuayi'yi eliyle düzeltip nasıl pozisyon alacağını göstermeye çalışması! Tam trajikomik olay. Batshuayi kibar adam "Git kendine akıl ver" dese yeridir! Hırs, niyet ve mücadelede sorun yok. Ancak bu pozisyonlarda, özellikle Şampiyonlar Ligi'nde oyuncu vasatsa, bu daha da belirginleşiyor!"

Editör: Spor Servisi

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

Haber Yorumları

Habere Ait Yorum Bulunmamaktadır.

Yorum Yazın

CAPTCHA security code

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

yükleniyor
yukarı çık