Beşiktaş Buluşmaları! Spor yazarlarının kaleminden haftanın panoraması!

Spor yazarları ve yorumcularından Serdar Sarıdağ, Sinan Vardar, Cem Dizdar, Bilal Meşe, Kartal Yiğit, Turgay Demir, Fatih Doğan, Ergin Aslan ve Güntekin Onay, Beşiktaş'ta yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. İşte sizin için derlediklerimiz:

Serdar Sarıdağ / Ismael sorunları görmeli (MİLLİYET)

İlk yarıya baktığımızda “ben hazır değilim” diye bağıran bir Beşiktaş gördük. Taraftar satışa çıkarılan biletlerin tamamını tüketmiş olsa da evindeki ilk maçında da beklediği görkemli açılışı göremedi. Muleka-Weghorst eşleşmesi mi sorundu acaba? Yoksa Kartal-Gedson birlikteliği, Kayserispor için bu bölgeyi otoban haline mi getiriyordu?
İlk yarıda soldaki Muleka, Kasımpaşa’daki günlerini özlüyor mu acaba? Gerçekten de soru işaretleri çok olan bir maç oldu. Eksik transferler de dün gecenin bahanesi olabilir miydi acaba?
Maça etkisiz başlayan Kartal, 9. dakikada kalesinde az kalsın gol bile görebilirdi. Sağdan rahat bir şekilde içeri giren Gavranovic, bu net fırsatı değerlendiremedi. Hatta 23. dakikada Cardoso’nun, Ersin’den dönen şutu da konuk takım için önemli bir fırsattı. İlk yarıda Beşiktaş adına umut veren tek pozisyonları ise Weghorst’un 41. ve 44. dakikalarda ceza sahasındaki şutları oldu.

Valerien Ismael ikinci yarıda doğru bir değişiklik yaptı. 57. dakikadaki Muleka-Nkoudou değişikliği Beşiktaş adına olumlu bir değişiklik oldu. Hatta Karimi’nin 67’de ikinci sarı karttan oyun dışı kalması da Beşiktaş için iyi oldu. Bir de bunların üzerine Cenk Tosun’un 77’de oyuna girmesi, Beşiktaş taraftarını daha da umutlandırdı. Ama onun da maçın bitine sayılı dakikalar külü kırmızı kart görmesi, hem takımdaki hem de tribündeki coşkuyu söndürdü. 90+6’da Ghezzal attığı golle tribünlerdeki o ateşi yeniden yaktı. İlk haftasında üç puan kazanmış olsa da Beşiktaş teknik heyeti, çok acil önlemler alma gerçeğini de görmezden gelmemeli.

Sinan Vardar / Beşiktaş böyle oynar (FOTOMAÇ)

Öncelikle yeni sezon tüm futbolseverler için güzel bir sezon olur. Hava sıcak ve nemli hakem de Ümit Öztürk olunca maç ağır çekim gibi başladı. Ümit Öztürk maçı katletti. Beşiktaş'ın bal gibi penaltısını çalmazken düdüğü asması gereken hakemlerin başında olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Beşiktaş, rakip 10 kişi kalana kadar, hatta Cenk oyuna girene kadar hangi sistemde oynadığını anlamakta zorluk çektim. Sevgili Ismael hocam, Beşiktaş 4-4-2'de Weghorst ve Cenk'le oynar.
Beşiktaş, dün 70 dakika orta sahada üretkenlik anlamında büyük sıkıntı dikkat çekti. Dün gitti denilen maç Ghezzal'in ayak içiyle mutlu sonla bitti. Ismael Hoca, Ghezzal'e teşekkür etmeyi unutma!

***

Necip yine görevini eksiksiz yapmaya çalışırken siyah-beyazlı takımda en iyi performansı gösteren ismi Salih Uçan'dı. Tekrar yazayım;
Salih böyle oynasın; yılın transferi olur. Dün sürpriz bir şekilde ilk 11'de sahaya çıkan Kartal Kayra iyi sinyaller verdi. Weghorst'un 90 dakikadaki pasına şapka çıkarmak gerek.
Beşiktaş'ta Rosier, Kayserispor'da ise Cardoso ve oyundan kaldığı dakikaya kadar Thiam oyuna ağırlıklarını koyan isimlerdi.
Dikkatimi çeken geçen hafta gönderilmeye çalışan N'Koudou'nun 57. dakikada kurtarıcı olarak sahaya sürülmesiydi. Oyuna girmesiyle Beşiktaş'ı ateşlemesine sevineyim yoksa bu kadro mühendisliğini eleştireyim bilemedim. Bence N'Koudou'ya dokunmayın.
Transfer yasaklısı Kayserispor'da teknik direktör Çağdaş Atan takımını lige iyi hazırlamış. Topa sahip olmaya çalıştılar ama Ersun Yanal'ın bir geleneği olan rakip ataklarını taktik faullerle durdurma çabası da hoş görünmedi.
Beşiktaş ve özellikle Ismael Hoca için önemli uyarılarla dolu bir 90 dakika geride kaldı. Kazanarak lige başlamak güzel ama umarım bu maç iyi okunur.

Cem Dizdar / Ghezzal’ı bulana kadar! (FANATİK)

Sezon başı yüklemelerinin ağırlığı kuşkusuz önemli etki ancak Beşiktaş açısından böylesi bir ilk devreyi bununla açıklamak mümkün olamaz. Bir diğer gerekçe, kaleci dışında neredeyse her bölgenin yeniden ama manasızca oluşturulmuş olması denebilir. Bu daha kabul edilebilir... ‘’Hiç hükmünde’’ oynanan devre gösterdi ki, Beşiktaş’ın pas bağlantılarının olgunlaşması bu orta sahayla epey bir zaman alacak gibi duruyor! Ghezzal’ın doğaçlamalarına bel bağlanmış, yegane seçenek ise uzun Weghorst’a indirilecek uzun kenar topları olmuş. Örneğin, 54. dakikada maçın ilk bol paslı organizasyonunda Masuaku birkaç opsiyona rağmen yine uzuna ‘’ortaladı’’! Öte yandan Kayseri az geldiği pozisyonların neredeyse tamamında gole yakın durdu.

Karimi atılınca...

Maçta ta ki, ilkinin benzeri saçma bir giriş yapan Karimi’nin kendini attırmasına kadar. Ardından Beşiktaş oyunu karşıya yığdı ancak ya yüksek top ya şut seçeneğinin dışında ‘’özel bir şeyler’’ yapamadı. Ne hikmetse, Kayseri ceza yayı içi ya da üzerindeki arkadaşlarını görmezden geldiler! Ta ki 96’da yay içine gelen Ghezzal’ı bulana kadar...İkinci devre tempoyu yükleme konusunda daha iyi görünen Beşiktaş’ın Weghorst’un varlığından yararlanıp o dahil farklı seçeneklerle gol araması şart görünüyor. Yoksa bu ‘’orta’’cı yaklaşımı tedavi etmek ilerleyen haftalarda rakipler açısından kolay çözüm olur.

Takdire şayan!

Birkaç not: Ne kadar kızarsa kızsın taraftarları ama Necip hâlâ bu takımın en önemli parçası. Hem de her açığı kapatan bir parça... Ve yine taraftarın önemli bölümünün yere göğe koyamadığı Cenk Tosun’un o kadar kısa sürede kendini attırmayı başarması da takdire şayan olsa gerek!.. Carole! Mensah! Bu ülkeye bir kez giren yabancı oyuncuların bir daha dışarı salınmamasının iyi örneklerinden. ‘’Bizde oyuncu yetişmiyor’’ diyenlerin baş tacı oyuncularından!..

Bilal Meşe / Ghezzal gelir faturayı keser (MİLLİYET)

Kayserispor, ekonomik anlamda hiç transfer yapmadan Süper Lig’e giriş yaptı. Yani tahtası kapalı! 
Buna karşın ilk yarıda Beşiktaş’la kafa-kafaya bir mücadele ortaya koydu. Öyle ki bu devrede en net, hatta yüzde yüzlük gol pozisyonunu Gavranoviç’le yakaladı, gelin görün, öyle kötü vurdu ki, kendisi de kaçırdığına şaşırdı.
Dönelim Beşiktaş’a... Sol stoper Saiss ve Masuaku görücüye çıktılar. Sol bek Masuako’yu beğendim, sağlam oynuyor. Saiss çok ofansa çıkması iyi, ancak hakem Ümit Öztürk’le sık sık muhabbete dalmasına ne demeli? Çene çalacağına görev yerine dönsene arkadaş! 

Kuşkusuz Kartal’ın orta alandaki en önemli dişlilerinden Souza’nın olmayışı bence Kartal’ın en büyük handikapıdır. İster beğenin ister beğenmeyin, bana göre Welinton savunmanın olmazsa, olmazıdır. 
Dikkatimi çeken orta alandaki genç cengaver Kartal Kayra idi. 22 yaşında, ilk kez on birde sahaya çıktı, basmadık yer bırakmadı, aferin ona.. Salih Uçan’ı da beğenirim, ancak ön liberoda ne kadar yararlı olduğu tartışılır.
Beşiktaş, bu yarıda üçüncü bölgede müthiş bir baskı ve pres yaptı. Yaptı yapmasına da, gelin görün ki bu enerji üretime yansımıyorsa, rakip defansı aşmaya yetmiyorsa neye yarar ki? Düşünün, koca yarıda Kartal, 44’de Weghorst ile bir pozisyon buldu, onu da kaleciye nişanladı, hepsi o kadar!

***
İsmael’in N’Koudou hamlesi, Kartal’ın sıkıntılı futboluna ilaç gibi geldi. Tecrübeli oyuncu özellikle sol tarafı etkin kullanırken, ortalarıyla ofansa hareket getirdi, göndermek isteyenlere müthiş bir yanıt verdi. 
Kayserispor mu? Valla bu yarıda da oyunu kendi yarı alanında kabul ederken, fırsatlar kovalamayı da ihmal etmedi. Ne var ki, 68’de Karimi, çift sarıdan kızardı, takımını on kişi bıraktı.
Rakibin eksik kalması kuşkusuz, pozisyon üretmekte sıkıntı çeken Kartal’ın ekmeğine yağ sürdü, oyunu da tek kaleye çevirdi. Ghezzal ve Salih uzaktan kaleyi yoklarken, tribünler hop, hop kalktılar. 
Konuk takım tüm hatlarıyla savunmaya kapanırken, o kalabalık savunmayı açacak çilingir, 90 artı 6’da bulundu. Adı da Ghezzal’di. Asist mi? Werghost.. Cenk Tosun’un attığı tek gol de VAR’dan döndü. Ofsayt nedeniyle gol sevinci kursağında kalırken, o da uzatmalarda çift sarıdan kızaran ikinci isim oldu.
İşin özeti, on kişi kalana kadar Kayserispor, Kartal’a seyircisi önünde ecel terleri döktürdü. Valla kutlamak gerekir. Bu oyunda biliyoruz ki, sürekli savunmaya kapanmak, puan almak için asla yeterli değildir. Ghezzal gelir, faturayı kesiverir. Heyecanlı ve de keyifli bir maç izledik dersek abartmış olmayız.

Kartal Yiğit / Beşiktaş'ın Kayserispor maçı analizi... İşte takımın artıları, eksileri (AJANSSPOR)

Sezonun ilk maçında Kayserispor'u 1-0 mağlup eden Beşiktaş, yeni transferleriyle Vodafone Park'ta taraftarlarıyla buluştu. Peki siyah beyazlı ekipte son durum nedir? İşte takımın artıları, eksileri...

Spor Toto Süper Lig'de 2022-2023 sezonunun ilk maçında Yukatel Kayserispor'u konuk eden Beşiktaş'ta yeni transferlerden beşi ilk 11'de sahaya çıktı.

Teknik direktör Valerien Ismael, bu sezon siyah-beyazlı takıma katılan Romain Saiss, Arthur Masuaku, Gedson Fernandes, Jackson Muleka ve Wout Weghorst'u maçın başlangıç kadrosuna dahil etti.

1. Beyin yok

Karşılaşmada takımda ve oyuncularda gözlemlediğim artılar, eksileri madde madde sıraladım. 

Maçta ortada oynayan Salih ve Kartal çok iyi niyetliydi , mücadele ettiler ama yapacakları sınırlı oyuncular. Orta sahada kreatif, oyunu yönlendirecek, açacak bir maestro eksikliği iliklere kadar hissedildi. Orta saha ne adam eksiltti ne de şut attı. Ara pas yok sadece koşmakla bu iş olmaz. Acilen bir 10 numara alınmalı.

2. Orta yok

Elinizde Weghorst gibi pivot bir santrafor var ama kanatlardan orta yok. Rosier ve Masuaku çıkıyor ama Hollandalı’nın beklediği ortaları yapamadılar. Sadece N’Koduou girdikten sonra orta gelmeye başladı.

3. Muleka böyle zor

Kasımpaşa’da gösterdiği kısa zamandaki performansla göze giren Muleka’nın bu oyun tarzında iş yapması zor. Kasımpaşa’da açık takımlara karşı iyi işler yaptı. Kapanan ekiplere karşı bir şey yapamadığını gördük. Ne adam geçebildi ne de orta yaptı. Muleka’nın yeri kanat değil ön taraf. Böyle oynanacaksa yerine N’Kodou forma giymeli. Yani anlayacağınız tam bir kenar oyuncusu değil.

4. Masuaku önde iyi değil

Yeni transfer sol bek Masuaku’nun savunması gayet iyi. Ne yapacağını biliyor. Ama hücum olarak ne yaptığını bilmiyor. Çıkıyor ama bilinçsiz. Doğru düzgün orta yapamadı. Yani anlayacağınız burada da bir sorun var gibi. Genel olarak savunma bekleri Rosier ve Masuaku kendi bölgelerinde etkili ama ileri çıkışlar da bekleneni veremedi.

5. Cenk olmalı

Oyun içersinde Weghorst takımın en etkili ismi. Çok çalışıyor, geriye gelip top alıyor. Gelen az sayıdaki yüksek topu hem indirdi ama yanında kimse yok. İşte bu arada Cenk Tosun’un olması lazım. Cenk hazırsa oynamalı. Hollandalı ‘nın arkasında oynayacak iyi bir Cenk çok iş yapar . Weghorst’u da büyük ölçüde rahatlatır. Cenk oynarsa Beşiktaş’ın ideal dizilişi de 4-4-1-1 olmalı. Yani Muleka değil de Cenk’in oluşu bu dizilişle Kartal’ı canlandırır.

Sonuç olarak Beşiktaş ivedi olarak yaratıcı top tutan bir orta saha, kanat oyuncusu ve bir de olursa topu daha çok kullanan bir stoper alırsa bu ligde iyi şeyler yapar.

Turgay Demir / Uyan artık İsmael! (FOTOMAÇ)

Sıradan oyunculardan kurulu Kayserispor karşısında Beşiktaş öldü, öldü dirildi.
Geçen sezon sonundan beri "Beşiktaş bu sistemle özellikle iç saha maçlarında çok zor galibiyet alır" deyişim bundan.
Çünkü kaos futbol kaliteyi ortaya çıkarmaz, aksine kaliteyle kalitesizliği dengeler. Dün olduğu gibi.

***

Bir tek transfer yapamamış, sıradışı pek oyuncusu olmayan bir Kayserispor, üstelik son 20 dakikayı on kişi oynamasına rağmen Beşiktaş'a karşı direnmekte pek zorlanmadı.
Neden mi? Çünkü İsmael'in sistemi organize atak geliştirmeye yaramıyor, aksine kaos üretiyor ve o kaos içinde yakalanan pozisyonlar da heba oluyor.
Beşiktaş dün kazandı...
Karşısında gerçekten zayıf bir takım vardı. Şu oyun, bu kaotik ortam Beşiktaş'ı çok yıpratır.
Gedson'u solda denemek nasıl bir akıl tutulması! Alınan her topu ileriye uzun kullanmak hangi akla hizmet etmektir?

***

Muleka kaybolur bu sistemde, Ghezzal çok zorlanır, Weghorst ise önde öksüz, yetim kalır.
Vazgeç İsmael, vazgeç. Bu takım, dörtlü savunmanın önünde çift ön libero ile oynar. En önde Weghorst, arkasında ise Muleka ve Ghezzal olur... Araya da bir 10 numara şart oğlu şart. Orkestra şefi olmazsa herkes kafasına göre çalar, ortaya iyi bir melodi yerine büyük bir kuru gürültü çıkar! Görmelisin artık bunu.
Beşiktaş senin deneme tahtan değil. Çok zayıf bir rakip karşısında iç sahada bu kadar zorlanan bir takım senin sisteminle ligi başarılı bir şekilde tamamlayamaz. Bu çok açık ve net...
Sevgili Başkan Çebi; bu gerçeği görün ve gereğini yapın. Yoksa sıkıntı büyük, çok büyük sakın bu üç puan sizi aldatmasın.

Fatih Doğan / Ghezzal’ın hediyesi! (SABAH)

Beşiktaş Kayserispor maçıyla sezonu evinde açtı. Tribünleri tıklım dolduran coşkulu taraftarları görünce siyahbeyazlı takımın kendi evinde büyük baskı oluşturacağını düşünenler yanıldı.
Bu görüntünün birazını sezon başı yorgunluğuyla ilişkilendirebilirim. Ancak fotoğrafın bütününü görebilmek için takım organizasyonundaki eksikleri iyi görmek gerek. Geri dörtlüyü oluşturan Rosier- Necip-Saiss-Masuaku'dan başlayalım. Rosier ile Saiss'i hem savunmada hem de ön bölümde daha istekli ve katkı verirken gördüm. Yeni transfer Masuaku istenilen performansın çok gerisindeydi. "Yorgunluk uyumsuzluk, ilk maç ürkekliği" her türlü mazereti anlayabilirim. Ama daha önceki 6 yıllık asist ve gol istatistiklerini hatırlayınca hücumda Rosier, giden Rıdvan efekti oluşturacağını sanmıyorum. Umarım yanılırım.
Kartal Kayra, Salih ve Gedson'un orta saha gayretine rağmen Beşiktaş'ın Josef'siz önde baskı kurup rakibi hataya zorlaması sıkıntılı gözüküyor. Ghezzal orta sahanın en istekli ve etkili isimlerinden biriydi. Eskiden Ghezzal'ın kullandığı yerlerden duran topları ters ayaklı Salih'in kullanması İsmael'in tercihi mi merak ediyorum.

67'de günün başarılı isimlerinden Ali Karimi'nin kırmızı kart görmesinden ve N'Koudou'nun girmesinden sonra Beşiktaş oyun üstünlüğünü eline aldı. Cenk'in 76'da oyuna girerken hali maç başından bu yana Beşiktaş'ın en hırslı görüntüsüydü. Cenk'in Weghorst-Saiss destekli golü ofsayt diye iptal olmasa oyun çözülebilirdi. 90'da ikinci sarıdan bir nevi hırsından kırmızı gören Cenk'i tribünlerin alkışlaması taraftarın beklentisini anlamak açısından önemli bir kareydi. Özetle; Beşiktaş son dakikada Ghezzal ile galibiyete ulaşsa da 3 iyi takviyeye ve zamana ihtiyacı var.

Ergin Aslan / Bugün yapılacak ilk iş... (YENİ ŞAFAK)

Maç öncesine döndüğümüzde Beşiktaş’ın sezon başlangıç havasının çok da iyi olduğunu söyleyemeyiz. Teknik direktör Valerien İsmael’in geçen zamana rağmen henüz kendini tam anlamıyla kabul ettiremeyişi, oyun planında önemli rol oynayan genç futbolcuların satışları, Josef’in sakatlığı derken işler hoca için de çok iç açıcı değildi. Yönetim, direkt sahaya 4-5 oyuncu transfer etti etmesine de ayrılıklar yaşanınca bir yandan dolarken diğer yandan boşalıyor gibi oldu. Ligin ilk maçının Vodafone Park’ta olması, sezona iyi bir oyun ve galibiyetle başlayarak havayı yakalamak için bir fırsattı. Oyunu rakipten ayrı düşünemeyiz. Kayserispor, transfer yasağına rağmen kadrosunu büyük oranda korudu. Rakibe çok kafa yoran, idealist bir hocası var. Maçın ilk yarısı özelinde de istediklerini büyük oranda yaptılar. Beşiktaş adına, ilk yarıda yazacak kayda değer bir organizasyon yoktu. Geçen hafta oynanan Sampdoria maçının ilk yarısının bir benzeri gibiydi. Salih’in 6 numarada oyuna dahil olamayışı, Gedson ve Kartal’ın 8 numarada üretimden uzak olmaları, Ghezzal’a alınan önlemin aşılamayışı, Muleka’nın çok çizgide kalması... Bunlar, Weghorst’un yalnızları oynamasına neden oldu.

Kulübe zayıf

İkinci yarıda hamleler gecikti. Valerien İsmael, Muleka’yı çıkarmak yerine arkadan bir adam eksiltip çift forvete daha erken dönebilirdi. Çünkü elinizde Muleka ve Cenk varken, Weghorst’u ileri uçta yalnız adam gibi kullanmak yanlış hareket. Öte yandan kafanızı kulübeye çevirip hamle yapmak isteseniz, net oyuncu göremeyip tekrar sahadakilerden medet beklersiniz. Oyuna alınacak iki oyuncu vardı, ikisini de aldı. Salih ne zamanki öne çıktı, Ghezzal ne zamanki Weghorst’a daha yakın oynamaya başladı, takım ne zamanki çift forvete döndü, gol beklentisi oldukça yukarı çıktı. Bu kadronun oynayabileceği en mantıklı sistem de bu görünüyor. Beşiktaş, Weghorst gibi üst düzey bir oyuncudan üst düzey bir verim almak istiyorsa, sahada ona yakın oynayacak oyuncular konumlandırmalı.

3 takviye şart

Kadro yetersiz. Sakatlık ve ceza futbolun bir gerçeği. Sezon içerisinde çokça yaşanacak. İyi kadro 16-17 kişiden oluşur. Beşiktaş’ın şu an ilk 11’e net 3 transfere ihtiyacı var. Zaten eksik olan kadroda bir de takımı hem o dakikada hem de haftaya yalnız bırakmayı göze alarak sinirlerine hakim olamayan Cenk’in yaptığı da kendi profesyonelliğine yakışmayacak bir amatörlüktü.

Beşiktaş adına dikkat çeken pozitif şey; takımın fizik gücü idi. Bu sıcakta 100 dakika oynanan oyunun son bölümünde o kondisyonu ve arzuyu ortaya koymak, kamp döneminin fiziki olarak iyi geçtiğini ve işe yaradığını gösterir. Her şeye rağmen kazanmak iyi hissettirir. Futbolda, son dakikada atılan galibiyet golleri kadar taraftara haz veren başka bir şey yoktur. Ghezzal gibi özel oyuncular tam da böyle anlar için vardır. Beşiktaş, 3 puanı aldı almasına ancak bugün yönetimin ilk işi; en kısa sürede hem sahayı hem de kulübeyi takviye etmek olmalı... Yoksa bu görüntüyle yarışa ortak olmak çok kolay değil...

Güntekin Onay / Kartal çok zorlandı (HÜRRİYET)

Ismael’in ekibi topa daha çok sahip olmalı.

Beşiktaş, Kayserispor’un 10 kişi kaldığı 67’inci dakikaya kadar sahada istediklerini yapamadı. Ne kanatları etkili kullanabildi, ne de merkezde santrforu Weghorst’u topla buluşturabildi. Orta alanda Salih-Kartal-Gedson 3’lüsü eforlu oyunlarına rağmen sahayı doğru parselleyemedi. Kayserispor karşısında nitelikli bir baskı oluşturamayan siyah beyazlılarda takım halinde yapılmak istenen pres de organize değildi. Atak devamlılığı ve pas akışkanlığı sağlayamayan Beşiktaş, tempoyu da yükseltemedi.

KAYSERi 10 KiŞi KALMASA... 

İlk yarıda en net pozisyonu bulan ise Gavranoviç ile Kayserispor olurken, Beşiktaş taraftarını heyecanlandıracak kale önü etkinliğini bir türlü oluşturamadı. Kayserispor’un da hakkını vermek gerekiyor. Oturmuş bir ekip ve Çağdaş Atan’ın oyun anlayışını kısa sürede yerleştirdiğini gördük. Dün 10 kişi kalmasalar Vodafone Park’tan daha fazlasıyla da dönebilirlerdi.

WEGHORST DERS VERDi

Doğal olarak gözler Beşiktaş’ın yeni transferlerindeydi. Maç boyunca çok çalışan Weghorst ‘Bir santrfor sırtı dönük nasıl oynamalı’nın adeta dersini verdi. Sol bek Masuaku verimli özellikle de defansif olarak çok başarılıydı. Temposu gerçekten de çok iyi. Gedson orta alanda hem tekniğini konuşturdu. Hem de çok yoğun çalıştı.

JOSEF DE SOUZA’YI ARADILAR

Muleka takımdan kopuk bir görüntü ortaya koyarken yerine oyuna giren N’Koudou siyah beyazlılara hareket getirdi. Saiss, hatasız ve güvenliydi. Ancak Beşiktaş’ın Josef de Souza’yı fazlasıyla aradığını gördük. Valerien İsmael topa daha fazla sahip olmanın ve atak devamlılığı içeren bir oyunun formüllerini bulmalı.