12 Ekim 2024, Cumartesi

BEŞİKTAŞ MEDYA GRUP - Uluslararası Basın Yayın Platformu

540 yıllık Fatih Sultan Mehmed tablosu ziyaretçileriyle buluşuyor

540 yıllık Fatih Sultan Mehmed tablosu ziyaretçileriyle buluşuyor

İBB’nin kente kazandırdığı 540 yıllık Fatih Sultan Mehmed tablosu ziyarete açıldı. “Fatih’in Rönesansı” temasıyla İstanbullularla buluşturulan eser ve üç ayrı sikkenin de bulunduğu sergi, Saraçhane’ye gelenler tarafından ilgiyle karşılandı. İki ay süreyle gösterilecek tablo, sergi süresinin ardından özel depoya alınacak ve yeniden ziyarete açılacağı güne kadar dinlendirilecek.

İBB'den edinilen bilgilere göre; İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) Londra'da gerçekleştirilen açık artırmada satın aldığı Fatih Sultan Mehmed tablosu, İstanbul halkı ve yurdun dört bir yanından ziyarete gelenlere açıldı. Rönesansın en önemli ressamlarından Gentile Bellini’nin atölyesinden çıkan eseri görmeye gelenler portreye ve sergilenen sikkeleri ilgiyle takip etti ve fotoğraf çektirdi.

SERGİ İÇERİĞİ VE TEMASI: “FATİH’İN RÖNESANSI”

İBB, ziyarete açılan tablonun görüleceği alanı sergiye uygun hale getirmek için düzenlemeler yaptı. İnşa edildiği dönemde sergi salonu olarak tasarlanan salon, yeniden bu işlevine uygun hale getirildi. Binanın mevcut duvar ve döşemelerine dokunmadan, kendi iç karkası ile ayakta duran hafif ahşap elemanlarla yeni bir duvar ve döşeme sistemi oluşturuldu. Oluşturulan yeni sergi yüzeyleriyle izleyicinin eserle buluşurken yaşayacağı deneyimin zenginleştirilmesi amaçlandı. 

Tablonun sergilenmesine yönelik çalışmalar, Prof. Dr. Nurhan Atasoy küratörlüğünde yürütüldü. Günümüz düşünce ortamında, eserle ilgili alanında uzman kişilerin görüşleri kayıt altına alınarak belgeseller hazırlandı ve tablonun 540 yıllık serüveni incelendi.

Sergide tabloyla birlikte döneme ait üç ayrı sikke de yer alıyor. Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’da 1476 yılında darp ettirdiği ilk altın para, Cem Sultan’ın 22 günlük kısa taht sürecinde bastırdığı sikke ve Osmanlı “sahh” damgalı Venedik sikke de iki ay süreyle ziyarete açık olacak.

ÖZEL KOŞULLARDA SAKLANIYOR

İBB, çağının tanığı olmuş bir İstanbul eserinin sergisi için gerekli tedbirleri alarak tam güvenlikli, iklimlendirmeli özel korumalı depo alanı oluşturdu. Çelik konstrüksiyon olarak inşa edilen hava sızdırmaz ve özel güvenlikli kapıya sahip depolama alanında, eserin uygun koşullarda dinlendirilebilmesi için gerekli iklimlendirme ve nem dengeleyici sistem oluşturuldu. Ayrıca özel gazlı yangın söndürme sistemi yapılarak eserin tam güvenliği sağlandı. Bu depo, aynı zamanda eserin bakım ve konservasyon uygulamalarının yapılabilmesi için bir atölye olarak düzenlendi.

İMAMOĞLU: “TABLONUN NİHAYET VATANINA DÖNMÜŞ OLMASI GURUR VERİCİ”

Fatih’in kendi döneminde yapılıp günümüze gelebilmiş üç orijinal portresinden birini, İstanbul’a kazandırdıklarının altını çizen İmamoğlu, “Tablonun nihayet İstanbul’a, ait olduğu topraklara, kendi vatanına, bu güzel şehrine dönebilmiş olması, hepimize mutluluk ve gurur veriyor” dedi. Tablo için gerekli her türlü saklama ve güvenlik koşullarını sağladıklarını aktaran İmamoğlu, “Saraçhane Belediye Sarayı binasında, özgün fonksiyonun da sergi salonuydu burası. Ama yıllarca farklı amaçlarla kullanıldı Sayın Genel Başkan’ım. Şu anda, ilk haline dönüştürülmüş biçimiyle sizleri burada ağırlamış olacağız. Bu da yapıya, özgün haline sahip çıkmamızın değerli bir başlangıcıdır aslında. Binanın mevcut duvar ve döşemelerine dokunmaksızın, kendi iç karkası ile ayakta duran, hafif ahşap elemanlarla, yeni bir duvar ve döşeme sistemini o odada inşa ettik.  Oluşturduğumuz yeni sergi yüzeyleriyle, izleyicinin eserle buluşurken yaşayacağı deneyimin zenginleştirilmesine dönük bir dekorasyonla süreci tamamladık. Tablonun sergilenmesine yönelik çalışmalar, Prof. Dr. Nurhan Atasoy küratörlüğünde yürütüldü. Emeklerine çok teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.

İMAMOĞLU: “BU TABLOYU GÖRMEK, FATİH’LE AYNI HAVAYI SOLUMAK GİBİ”

“Bu tabloda yalnızca Fatih Sultan Mehmet’in portresi yok. Biz, öyle hissediyoruz” diyen İmamoğlu, konuşmasını şöyle noktaladı:
“Bir anlamda, onun gözlerinin izi de var. Bu tabloyu görmek, bir anlamda Fatih Sultan Mehmet’le aynı havayı solumak gibi.  Osmanlı’dan bugüne uzanan çok değerli bir tarihi, çok güçlü bir biçimde hissetmek ve yaşamak demek burayı gezmek. Bu tabloda; doğusuyla, batısıyla tüm insanlığın müşterek izleri, derin ve yüksek bir hümanizm var.  Bu tabloda tarihimizle, atalarımızla biz varız, hepimiz varız; İstanbul var. Bu tabloyla karşı karşıya olmak ve ifade ettiklerini düşünmek, açıkçası beni, şehrimiz adına, 16 milyon hemşehrimiz adına çok ama çok heyecanlandırıyor. Bu sergiyi onurlandırdığınız için çok teşekkür ediyoruz Sayın Genel Başkanım. Çok kıymetli konuklar, bu heyecanı sizlerle paylaşmaktan onur duyuyorum. Çok güzel bir anı, inşallah şimdi hep beraber deneyimleyeceğiz.”

KILIÇDAROĞLU: “BU TOPRAKLARIN HAKKIDIR O TABLO”

Tablonun ilk gösterimi öncesinde konuşan Kılıçdaroğlu, duygularını şu sözlerle dile getirdi:
“Sizler ne kadar heyecanlıysanız, ben de o kadar heyecanlıyım. İstanbul’u fetheden, çağ açıp, çağ kapatan bir liderin, bir önderin, bir kahramanın portresini hep birlikte izleyeceğiz, göreceğiz. İstanbul, 3 büyük imparatorluğa başkentlik yapmış, kadim bir kent. Sadece bizim tarihimiz açısından değil, dünya tarihi açısından da çok önemli bir kent. Ve o kenti alan, o kenti yöneten bir kişiyi, bir İtalyan ressam, Bellini, portreye aktardı, tuvale aktardı. Ve bizler, yüzyıllar sonra bu portreyi İstanbul’u yöneten ve İstanbul’a getiren İBB Başkanı’mıza teşekkür ederiz. Bu toprakların hakkıdır, aslında o tablo, dolayısıyla İstanbul’a yakışan bir tablodur. Dünyaya da yakışan bir tablodur. Dolayısıyla bu tablonun bugün seyrini gerçekleştireceğiz.”

FATİH’İN TABLOSU OSMANLI HANEDANI FERTLERİYLE BULUŞTU

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, ön gösterimini CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yaptığı Fatih Sultan Mehmet’in 1480 yılında İtalyan ressam Gentile Bellini’nin atölyesinde yapılan orijinal tablosunu, Osmanlı Hanedanı fertleriyle de tanıştırdı. Geçmişine üst seviyede saygı duyan bir kişi olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Osmanlı İmparatorluğu, hepimizin bir gurur vesilesidir. 600 yıllık bir dönemi bize yaşatan ve geçmişinde böyle bir tarihi başarıyı elde etmiş bir dönemi, hatta dünyada birçok değişime imza atmış bir dönemi Türk halkına yaşatmış bir devleti, en derinlemesine anlamak, hissetmek hepimizin sorumluluğudur diye düşünüyorum” dedi. Padişah Abdülmecit’in torunu Arzu Enver Eroğan da duygularını, “Çok mutlu olduk, şeref duyduk. Bu tabloyu aldığınız ve bize kazandırdığınız için de sevinçliyiz. Biz de aile olarak, sizin için ne yapabilirsek, her zaman yanınızdayız ve hizmetinize de hazırız” sözleriyle dile getirdi.

ABDÜLMECİT’İN TORUNU: “HER ZAMAN YANINIZDAYIZ VE HİZMETİNİZE HAZIRIZ”

İmamoğlu’nun ardından konuşan Padişah Abdülmecit’in torunu Arzu Enver Eroğan da duygularını, “Bizi çok mutlu ettiniz. Eminim herkes benle aynı hissiyatta. Çünkü, çok yakınız zaten aile olarak ve aile büyüğümüz olarak.  Çok mutlu olduk, şeref duyduk. Bu tabloyu aldığınız ve bize kazandırdığınız için de sevinçliyiz. Biz de aile olarak, sizin için ne yapabilirsek, her zaman yanınızdayız ve hizmetinize de hazırız” sözleriyle dile getirdi.

Editör: Buğurcan Baştuğ

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

Haber Yorumları

Habere Ait Yorum Bulunmamaktadır.

Yorum Yazın

CAPTCHA security code

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

yükleniyor
yukarı çık