Spor yazarlarından Beşiktaş-Galatasaray derbisi değerlendirmesi

Spor yazarları ve yorumcuları, Beşiktaş'ın Galatasaray'ı 2-1 yendiği derbiyi köşelerinde değerlendirdi.

Beşiktaş Medya Grup

Beşiktaş'ın Vodafone Park'ta Galatasaray'ı 2-1 yendiği derbinin ardından spor yazarları, köşelerinde değerlendirmelerde bulundu.

GÜNTEKİN ONAY: Beşiktaş oyun farkıyla (HÜRRİYET)

"Derbide daha güçlü ve kaliteli olan takım kazandı.

Beşiktaş, derbide maçın başlama düdüğüyle birlikte oyuna ağırlığını koydu ve ev sahibi olduğunu Galatasaray’a hissettirdi. Topa sahip olan ve yaptığı baskıyla rakip yarı alana yerleşen siyah beyazlı takım, üstün oyununa paralel bir kale önü zenginliği yaşayamadı...

Kabul etmek gerekir ki iki takımın orta saha oyuncuları arasında çok büyük kalite farkı var. Bu da net bir şekilde dün sahaya yansıdı...

Dün en iyi Beşiktaş, sahada yoktu. Yetenekli ayaklar Ghezzal, Batshuayi ve Alex Teixeira kalitelerini sahaya yansıtamadı. İki gol atan Larin, ileri geri çalışan, bir asist yapan ve savunmada alanını çok iyi kapatan Umut’un dışında Josef ve Necip de iyi futbol oynadılar. Penaltıyı kurtaran Ersin ise maçın kahramanı oldu...."

BİLAL MEŞE: Kartal iç hatlara döndü! (MİLLİYET)

"Efendim diyorlar ki, Beşiktaş’ın kadrosu kantarda ağır basıyor... Valla doğruya doğru... Ne var ki bu ağırlık pozisyon üretimine ve gollere yansımıyorsa neye yarar ki! Efendim, Galatasaray iç hatlarda kötü, dış kulvarda ise harika oynuyor... Valla bu da doğru... Ama kazın ayağı hiç de öyle değil! Öyle Konya maçını kıstas alıp, Kartal’ın fark yapacağını savunanlar da yanıldı sanırım! Karşındaki sıradan bir takım değil, Galatasaray arkadaş... Neticede adı derbi, öyle istatistikler, kadro derinliği, etkili kramponlar vs, hepsi detaydan öteye gitmiyor bazen!..

İlk yarıdan futbol adına keyif aldık mı? Ehhh biraz,o da bazen! Belki ikinci yarı dedik, doğru çıktı!

İkinci yarı mı? Kartal, gücünün farkına vardı, adeta kanatlandı, oyunu tamamen rakip alana yıktı, vites yükseltti, baskıyı iki katına çıkardı...

Derbinin iki kahramanı var bence, bir atan Larin, diğeri penaltı kurtaran Ersin’dir..."

FATİH DOĞAN: Hak edilmiş zafer (SABAH)

"Beşiktaş ev sahibi olmanın avantajıyla derbiye beklendiği gibi önde basan, bütün hatlarıyla Galasaray'ı kuşatan bir anlayışıyla çıktı. Rakibin oyunu geride kabul eden anlayışını, sert ve dengeli savunmasını aşmakta ilk 30 dakikada zorlansa da zaman zaman defansta gedikler de açtı. Ancak bir kez direğe, iki kez Muslera'ya, 20'de de bir kez de Alex Teixeria'nın kötü vuruşuna takıldı...

39'da 11'in sürpriz isimlerinden Umut Meraş'ın adrese teslim ortası ve Larin'in beraberlik golü başlangıç stratejilerini ikinci yarıya taşıdı. Sporting maçının gollerine nazire yaparcasına kaptan Necip'in aşırdığı top ile gelen Larin'in golü Sergen Yalçın'ın elini güçlendirdi. Risk ve panik ihtimallerini azalttı...

Gecenin ikinci yıldızı Ersin, Mohamed'in vuruşunda kurtardığı penaltıyla "oyunun hakkı asla beraberlik değil" dedi. Kalan zaman diliminde her iki hocanın satranç hamlelerini izledik. Sadece Larin, Ersin, Necip ve Umut Meraş değil Beşiktaş atanı ve tutanının üstün performansıyla ve dahi bütün unsurlarıyla hak edilmiş bir galibiyet aldı."

CEM DİZDAR: Necip'in savunması (FANATİK)

"Beklendiği gibi Moskova’da oynayıp kazandığı planı işletecekti Galatasaray. Üstelik Marcao’nun dönüşüyle... İlk 20-30 dakika temkin/kontrol oynayıp fırsat kollayacaktı. Tam da Fatih Terim’in istediği gibi ilerledi maç. Nihayet Beşiktaş’ın ceza yayı üzerini boşaltıp golü de buldular. Hafta sonu haberleri Batshuayi’nin son antrenman maçında 11 gol attığını “müjdelese” de maç içinde iki gol olacak pozisyonu kullanamadı golcü. İş Beşiktaş açısından “Pjanic dokunuşlu” düzende ilerliyordu...

O çoğunlukla hor görülen Necip’in savunması Beşiktaş’ı baştan maçta tuttu. Yetmedi, ön direğe gidip Larin’e ikinci golünü de attırdı. Ama soru şu; bu ülke takımları Avrupalı rakiplerinden benzer golleri yerken birbirlerine aynı benzerlikteki golleri nasıl oluyor da atıp duruyorlar?..

Neticede karşılaşma, izlenirlik açısından ülkenin en önemli “ikinci maçları” olma seviyesine bir türlü ulaşamadı. Beşiktaş Necip, Ersin, De Souza başta olmak üzere takım olarak savunmada iyi hücumda ise ‘yeter’ seviyedeydi. Bu da maçı kazanmalarına yetti."

TURGAY DEMİR: Hastasıyım! (FOTOMAÇ)

"Verilen ekstra zaman dolmuş ve top Muslera'da, Avrupa'daki tüm majör liglerde maç o anda biter, Aydınus bitirmiyor… Degajı yaptırıyor, oldu mu sana 90 artı altı, bu kez de korner var diye oynatıyor! Başına bela arıyor, bir gol ya da penaltı olsa kıyamet kopacak. Bizim hakemler, durduk yere kaşınıyor hikayenin özeti bu. Kaldı ki, Fırat en iyilerinden biri ve iyi yönettiği bir maçta yapıyor bunu. Neyse o konu uzun dönelim derbiye. Beşiktaş santradan itibaren iyi oynadı, tempo yaptı, pozisyonlar buldu.Galatasaray saman alevi gibi zaman zaman karşılık verdi. Bu şartlarda ilk golü bulan tarafın Cim Bom olması ilginçti! Ancak kazanacağına inanan bir Beşiktaş vardı. Başta Pjanic olmak üzere kaliteli ayaklar oyunu istedikleri gibi yönettiler...

Ersin, Necip, Ghezzal ve elbette Larin sahanın en iyilerindendi. Pjanic mi!? Hastasıyım baba!"

ALİ GÜLTİKEN: Umut formayı kaptı (SABAH)

"Maç öncesinde ağır basan taraf açık ara Beşiktaş idi. Hem skora hem oyuna baktığımız zaman da maç öncesindeki öngörüler değişmedi. Beşiktaş ideal kadrosu ile çok etkili bir takım. Zorluk derecesi yüksek bir derbi maçı da olsa kontrolü her zaman elinde tutabiliyor. İşte bu yüzden Galatasaray karşısında bütün maçı hemtaktik hem oyun organizasyonu olarak yönetti. İstediğini de aldı.

Bireysel oyuncu kalitelerine baktığımız zaman da Beşiktaş çok önde görülüyordu. Bu oyuncular taktik bütünlük içerisinde farklarını da sahaya yansıttılar... 

Derbi maçlarında taktik, sistem, organizasyon çok önemlidir ama daha önemli olan gün içindeki fark yaratan bireysel performanslardır. Beşiktaş dün hem atanının hem tutanının başarılı bireysel perfomanslarıyla üç puanı cebine koyup yoluna devam etti."

SERDAR SARIDAĞ: Önce Larin sonra Ersin (MİLLİYET)

"Her iki takım açısından da kazanılması gereken bir maçtı. Berabere bitse derbi için belki normal sonuç ama hem Beşiktaş hem de Galatasaray’ın fikstürüne baktığımızda iki taraf da mutlaka kazanmak istiyordu...

İkinci yarı oynanan oyun daha tempoluydu. Larin’in 64. dakikada attığı golden sonra, oyunun temposu daha arttı. Derbiye yakışan bir heyecana şahit olduk. Mustafa Muhammed’in 81. dakikada kullandığı penaltıyı Ersin kurtarınca, derbinin coşkusu daha da arttı...

Aynı Galatasaray’ın kazandığı penaltı öncesinde, 79. dakikada da çok net bir fırsat bulmuştu. Bu dakikalar Beşiktaş adına en önemli şans dakikalarıydı. Ersin’in penaltı kurtarışından sonra Souza ile Vida tartışması ise çok gereksizdi. Beşiktaş bu dakikalarda oyun konstrasyonunu kaybetti. Galatasaray gol atsa Beşiktaş kendi kalesine atmış olacaktı. Kötü gidişata Galatasaray galibiyetiyle sonra veren Beşiktaş, kazandığı üç puanla zirveye yakın durmaya devam etti."

ORHAN YILDIRIM: Larin derbi ile döndü (FANATİK)

"Beşiktaş’ın geçen sezonu çifte kupa ile bitirmesinde büyük payı olan Kanadalı, zor günler geçirdi. Sakatlığı sonrası beklentilere cevap veremedi. Dün gece çok istekli olan Larin, Kartal’ın geri düştüğü maçta yıldızlaştı. Attığı iki gol ile galibiyeti getiren isim oldu. Penaltıyı kaçıran Cim Bom, geldiği gibi eli boş döndü...

Derbinin ilk yarısında iki takım da futbol adına ortaya fazla bir şey koyamadı...

İkinci yarı bambaşka görüntüler vardı. Heyecan zirve yaptı. Kartal taraftar desteği ile saldırdı! Nitekim 64’te köşe atışında Necip’in aşırtmasında Larin golünü attı: 2-1. Bu andan itibaren karşılıklı ataklar, kenar hamleleri vardı. Bu da futbol adına güzel sahneler izletti. Vida’nın eli ile kestiği pozisyonda Galatasaray penaltı kazandı. 81’de Mohamed’in vuruşunda sağına yatan Ersin topu çıkardı. Her geçen dakika yükselen tansiyon, derbiye yakıştı."

ALİ ECE: Muslera verdi! Ersin aldı... (FANATİK)

"12. dakikada Beşiktaş w’lik bir topa sahip olma oranı yakalamıştı. Ancak bir kez daha başta Batshuayi olmak üzere oyuncular son vuruşlarda basit ve etkili vuruşlar yerine jenerik gol vuruşları deneyince Beşiktaş pozisyon zenginliğinin karşılığını gol olarak hanesine yazdıramadı. Aksine ilk gol hem de jeneriklere geçecek kadar etkileyici bir Cicaldau vuruşu sonucu Galatasaray’dan geldi. 5 dakika sonrasında Muslera’nın hava topundaki büyük hatası sonucu Larin skoru 1-1’e getirdi. Beşiktaş 11’inde kanatta görev alanlar arasında kâğıt üzerinde ofansif yeteneği en kısıtlı gözüken Umut Meraş sade ama efektif bir ortayla golün mimarı oldu...

Bazen en sade ancak akıllı tercihle golü bulabiliyorsunuz. Misal Pjanic gerçek bir korner ustası, topu istediği yere atabiliyor. Beşiktaş’a galibiyeti getiren golde de Necip usta işi Pjanic kornerinde çok iyi aşırdı, Larin boş kaleye tamamladı. Beşiktaş maçın başında ve skoru 1-0’dan 2-1’e getirene kadar iyi oynadı, 2-1’den sonra ise iyi mücadele etti.

Tabii galibiyeti koruyan kurtardığı penaltıyla kaleci Ersin oldu. Ersin ilk kaleye geçtikten iki yıl geçmeden bir Galatasaray derbisinde Muslera’dan daha iyi oynayıp galibiyeti getirecek deseydim, deli derdiniz!.. İleride tam gelişene kadar hatalar da yapabilir, Sergen Yalçın’ın yaptığı gibi sabırla güvenmeye devam etmek gerek."